Son dönemlerde bütün olgular küresel düzlemde ifade ediliyor, bir küreselleşme sürecindeyiz.
Uluslararası sistem, küresel ölçekte düzenlemeler yapıp, insanlığın sorunlarını,- ekonomik, sosyal- ve de en önemlisi adalet meselesini çözmeye çalışıyor. Görüntü böyle, fakat alınan mesafe içler acısı, yoksulluk, adaletsizlik giderek yerküreyi esir alıyor, insanlık alemi, kifayetsiz muhterislerin elinde geri dönülemez bir kargaşaya doğru savruluyor. İkinci milenyum başından bu yana yaşananlar yakın gelecek için de önemli verileri içinde taşıyor.
Kitle imha silahları yalanıyla talan edilen Irak, sizlere demokrasi getireceğiz komedisi ile Suriye halkını 21. yy trajedisinin kahramanı yapan, ilhak teşebbüsü, Libya'nın, başına gelenler, sadece yanı başımızda olanlar.
En acı olanı, hukuk ile adalet arasındaki ilişkinin giderek kaybolması. Uluslararası hukuk küresel adaleti tesis etmekte yetersiz kalıyor.
Küresel adalet için ön şartlar olan, güçler ayrılığı, meşruiyet , eşitlik, hukukun üstünlüğü, insan hakları kavramları giderek kağıt üzerinde kalarak, fonksiyon kazanamıyor.
İnsanlık suçlarını yargılamak için tasarlanmış Uluslararası Ceza Mahkemesi, yenilmişleri, çaptan düşmüşleri ve ne yazık ki "güçsüzleri "yargılayabiliyor. Boşnak katliamcısı Mladiçte bu zavallı örneklerden.
Güçlüler , neredeyse yargıdan münehhez ( bağışık), Mahkemenin çalışma usullerini gösteren Roma Statüsünde, sanki "güçlüler yargılanmaz" yazıyor..
Haber ajansları ,Mladiç'in mahkumiyet haberini, -1945 sonrasının en korkunç savaş suçuna müebbet - başlığı ile veriyor..
Srebrenitsa'da katliam/soykırım yapıldı, bir tetikçi yargılandı, arkasındakiler, dünyaya nizam vermeye devam ediyor. Irak'ta, Suriye'de yaşananlar daha mı önemsiz, ..
Irakta tecavüz edilen kadın , Suriye'de ölen çocukların sayıları, insanlığın utanç tarihinin en şerefsiz köşesinde yerlerini aldı.
Şimdilerde küresel çete, barış havarisi kesilmiş, yakıp yıktığı Suriye'de siyasal çözüm peşinde.
Döktükleri kan denizinde boğulup, çocuk ömrünü kaybeden, Aylan Kurdi, yukarıdan olup biteni seyrederken, neler düşünüyordur, kim bilir....!!



Adil Kamacı