SALLAMA - 21/07/2018 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
"Sallama" sallamaktan geliyor, atmak, palavra sıkma, işkembe-i kübradan atma gibi, gibi. Türkiye, yeni bir düzene girdi, sokuldu yani. Bu düzende, hiçbir şey kestirilemez, öngörülebilir bir devlet düzeni çalışmaz. Bu durum yürütme, yasama ve hukuk alanlarında yani, normal, demokratik batı medeniyetlerindeki kuvvetler ayrılığı prensiplerinin çalışmama halidir. Örneğin, hukuk sistemimiz içinde idari mahkemeler çoğu zaman devlet kurumları, özellikle belediyeler lehine kararlar vermektedirler. Göz göre göre bu kararlar verilir, güya kamu korunmaktadır. Bireysel hak ve özgürlükler hak getiredir yani. Buralardan ne karar çıkacağını hukuki olarak varsayamazsınız, ancak sallarsınız, ya tutarsa diye. Yürütme bölümü ise hep sallamadır, önce kafadan sallanır sonra halk ne olacağı konusunda sallamaya başlar. İşler kafaya göre, sallama ile yürür. Yasama bölümünde ise bizdeki parlamentodan bir şey çıkması zor, yürütmenin isteği doğrultusunda gelen bir kanun teklifinin meclisten teklif doğrultusunda geçmesi bu aritmetik içerisinde sallamadır. İlk önemli sallama, askerlik yasasında olacak gibi. Önce teklif parlamentoya sallandı ve muhtemelen pazartesi günü ilgili komisyonda görüşülecek. Ancak Sayın Bahçeli "28 gün askerlik yapmak da ne oluyor?" şeklinde bir açıklamada bulundu. Bu durumda sonucun ne şekilde çıkacağı konusunda "sallama" yapmamız gerekir. İşte şimdi göreceğiz Türk usulü, alaturka koalisyon nasılmış. Bu durum da, ülkeyi seçime götürmedeki gibi danışıklı bir dövüş veya alaturka koalisyonun ilk bilek güreşi, gerçekleşecek. (Ben de iyi salladım yani.)
Bu durumda önümüzdeki hafta 28 günlük askerlik yapma meseli kalkıp, askerliğin sadece bedele dönmesi öngörüsü %55 oranında bir sallama dır. Bekleyip göreceğiz, bakalım pazarlıklar alaturka şekliyle nasıl sonuçlanacak veya kimin bileği bükülecek. Gelelim seçimden sonraki ilk zam sallamasına; Ekonominin durumu ortada, beklenti bir ekonomik paket açıklanması yönünde ve bu konudaki ön sinyaller geldi, açıklamanın eli kulağında. Galiba bu konuda merkez bankasının faiz açıklaması bekleniyor. Açıklanacak olan programın IMF destekli olup olmaması konusunda bir işaret yok, ancak, açıklanacak programın başarısı/başarısızlığı işi IMF'e kadar götürür mü? bu da bir sallama konusu. Ekonomik durum facia, ama devlet borcu açısından değil özel sektör açısından. Her şartta zamlar kaçınılmaz görünüyor. "Ne kadar sallarsan salla yine zamlar görünür ufukta" şeklinde bir tekerleme uygun görünüyor. Başta temel gıda maddeleri olmak üzere tüm ürünler zamlanabilir. Sonuçta ben, sallamakta bir beis görmüyorum ve sallıyorum "Ya tutarsa" diye. Aksi de mümkün olabilir tabii, Günahıyla Sevabıyla Enteresan Bir Osmanlı Sadrazamı olan "Damat Ferid" Paşa'nın bile bazı doğruları olmuştur. Nitekim bozuk saat bile günde 2 defa doğru saati gösterir. Ekonomik programla birlikte, akaryakıt fiyatlarına zam gelir, sonra elde kalan KİT lerinin ürünlerine zam gelir, bu temel maddelere gelecek zamlar herşeyi tetikler ve milletin yarısına acı gelir ve cılız bir şekilde bağırtır. Vergiler konusu da cabası. Hiç birşeyin öngörülemediği bir ülkede sallama yanılma düzeni içerisinde gidip gelmek ve mehter marşı eşliğinde, mehteran yürüyüşle ilerleme kaydedildiğini zannetmek, sallamaların en büyüğüdür. Aslında teorik olarak ve pratikte de bazı düzenlemelerde bu ekonomik sarmaldan çıkmamız mümkün. Ancak, bu çıkış programını yapabilecek ve ekonomiyi düzlüğe çıkaracak kişi ve kişiler ilk bakışta görünmüyor. Para piyasalarını iyi bilen ve güven veren kişiler de kızakta. Bakalım askerlik ve ekonomik programa bağlı zamlar konusunda sallamalar tutacak mı? hep beraber göreceğiz. Sallamaların tutarlılığını ölçümleyeceğiz inşallah. Bu arada, zamsız geçirdiğimiz günlerde sona yaklaşıyoruz hatırlatmadı demeyin, hafta sonunun tadını çıkarın yani. ERCAN ERDEM |
|||||||||
|