Değerli okurlar;
Cumhuriyet Halk Partisi'nin 37. Olağan kurultayı, 28/29 Mart 2020 tarihinde Ankarada yapılacak. Bu kurultay belkide tek aday ile seçim yapılan, bir çok il kongresinden sonra, en sıra dışı kurultay olacak. Sayın Genel Başkanın ilçe ve il kongreleri için yaptığı , birlik beraberlik çağrısı ,birçok il de karşılık buldu. Il kongreleri genelde tek adaylar ve blok listeler ile yapıldı. Bu tabiiki birçok ilde kurultay delegeleri ve il yönetimlerini de tek listeler ile rekabet ortamı olmadan sonuçlanmasına sebep oldu. Bazı illerde %50 55 bazı illerde %60 Genel Merkezi destekleyen ve desteklediği listeler oluştu. Kazandı.
Şimdi gelelim 28/29 Mart 2020 tarihinde Ankara da yapılacak Kurultayda ne olacağına. Büyük olasılıkla Sayın Kılıçdaroğlu, Tek Aday olarak seçime girecek. Yalnız ,Partinin Genel anlamda Demokrasi söylemine ters düştüğü için, Kamuoyu ve Parti üyeleri, oy vermiş seçmen, vatandaşlar, göz önüne alınarak, şekli olarak da olsa bu değişebilir. Sayın Muharrem İncenin nasıl bir hamle yapacağı merak konusu. Kulislerde, Sayın Umut Oran, Sayın Selin Sayek Böke, Sayın Fikri Sağlar'ın da Aday olabilecekleri konuşuluyor.
Tüm bu gelişmeler bir yana, bu kurultayın beni ilgilendirenen en önemli kısmı, Parti Meclisi üyesi seçimleridir. Zaten esas mücadelenin de burada yaşanacağı konuşuluyor. Bildiğiniz gibi CHP Tüzüğüne göre ,Parti Meclisi iki yıl boyunca Partiyi yönetme, karar alma yetkisi olan, içinden MYK da secilen, en yetkili organdır. Demokrasi açısından bakıldığı zaman, buraya kendi konularında uzman, liyakat sahibi, Partinin Ana politikalarını, stratejilerini belirleyecek, her kesimden, temsil kabiliyeti yüksek olan, kadroların, buraya seçilmesi gerekiyor. Tek liste ile Anahtar listeler ile liyakatı olmayan kişilerin, verilen talimatları uygulayan kukla üyelerin, ne Cumhuriyet Halk Partisine, ne de Türkiye 'ye bir Faydası olamayacağını düşünüyorum.
Sonuç olarak, Türkiye 18 Yıldır devam eden, iktidardan
Yorgun ve bıkkın durumdadır. Ekonomi iyi değildir. İşsizlik , Cumhuriyet tarihinin en yüksek rakamlarına ulaşmıştı . Üretim ekonomisinden uzaklaşılmıştır. Emekli, memur, öğretmen, işçi, esnaf, çiftçi ,öğrenci kısacası Halk çok zor durumdadır. Vatandaş bir umutla Muhalefet Partilerinden, bir şeyler beklemektedir. Muhalefetin de, özellikle Ana Muhalefetin, iyi hazırlık yapması, kadrolarını Türkiye 'nin ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde, Halka yeni bir umut ve heyecan, verebilecek şekilde, yeniden dizayn etmesi gerekmektedir.
Saygılarımla.


Emre Gülener