Adli sistemimizde çok tartışılan durumlardan biri de Savcılık makamı ile Savunma makamı arasında, kanuni dayanağı bulunmayan ve, gelenekten beslenen, silahların eşitliğine aykırı fiili durumdur. Müdde-i Umumi (umumun iddiacısı) olarak tanımlanan savcılık makamı, yargıçlarla aynı hizada yargılamaya katılmakta ve, savunma makamı olan avukatlar, kürsüye nazaran düşük bir kotta, aşağıda görev yapmaktadırlar.
2 yıl kadar önce yine burada Ercan Erdem tüm Adalet sistemimizi konu ederken bu önemli konuya da değinmiş. ilgili yazıya bu linkten ulaşabilirsiniz. Adaletsiz bir psikolojik üstünlüğü öngören bu uygulama silahların eşitliği prensibine de açık bir aykırılık teşkil etmektedir. Gaziantep 6. Asliye Ceza Mahkemesi yargıcı ,Orhan Gazi Ertekin, Avukat Muharrem Ercan'ın bu husustaki itirazını haklı bularak, duruşmayı,kürsüye koltuk çıkarmak suretiyle, avukatları da aynı hizaya çekerek, "eşit bir yargılama düzeni" bakımından tarihi bir adım atmış bulunuyor .Savcı Ali Arslan'ın ise, usule yönelik itirazın haricinde, eşit yargılama düzeni gereği, adil yargılalanma ilkesi ve silahların eşitliği bakımından, yapılan itiraza karşı çıkmaması, bir ortak düşüncenin var olduğunu gösteriyor. Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun, -bu aralar çok meşgul olmakla beraber-, bu hususu da gündeme alması gerekiyor.
Yargıç, Orhan Gazi Ertekin, yargılama düzeninin görünümündeki çarpıklığa, savunma makamını kürsüye çıkarmak suretiyle, sembolik anlamı büyük bir darbe vurmuştur. Umarım HSYK da devamını getirir. Çünkü zaten ANAYASA Mahkemesi yeni salonunda bunu uygulamaya başlamıştı. Hadi HSYK hadi....

Adaletli Yargıç