YSK, Meclis'ten üstün müdür? - 22/04/2017 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Sayın Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet gazetesindeki köşesinde başlıktaki soruyu sormuş. YSK'nun bir yüksek mahkeme olduğunu kabul ederek konuyu değerlendirmek lazım gerekiyor.Ben hukuk konusunda eğitim almadım, ancak muhakeme kabiliyetimi kullanarak bir objektif değerlendirme yapmak istedim. Genel manada yargı, kanun yapıcının öngörmediği veya eksik bıraktığı konular önüne geldiği zaman kanun koyucu gibi davranarak bir hüküm verebiliyor. Yani bir manada kanuni eksikliği giderebiliyor. Ayrıca kanun koyucunun yanlışlıkla veya bazen kasten yaptığı yanlışları da düzeltebiliyor veya iptal edebiliyor. Örnek; Anayasa mahkemesine götürülen konulardaki iptaller veya değişiklikler. Buradan hareketle bir üst yargı makamı olarak kabul edilen YSK Meclisten üstün görülebilir. Ancak tabi, ki partizanca yaklaşımlarla değil hukukun üstünlüğü ve genel hukuk kuralları çerçevesinde. İşin özünde Hakimler bazen kendilerini yasama organı yerine koyabilirler. Çünkü dünyanın her yerinde hukuk yasamanın üzerinde olmalıdır. Bizde bu konu tartışmaya açıktır. Çünkü bizdeki Hukuk galiba biraz Guguk gibi. "Arkasında sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulaları geçerli değildir." şeklindeki kanun hükmü gayet açık. Aslında tartışılması gereken, bu kanun hukuki mi? değil mi? meselesi olmalıdır. Kanımca gayet hukuki aksine, hukuki olmasaydı bu madde zamanında Anayasa mahkemesine götürülmeli ve iptal edilmeliydi. Bazılarının bu konuda iddiası şöyle; mealen diyorlar ki, "Bireyin oy verme hakkı elinden alınamaz. Sandık kurulunun hatası neden oyu geçersiz kılsın?" bu durumda akla şu soru gelebilir.
Vatandaşın oy kullanma hakkı engellenemez değil mi? Bu sorunun cevabı da şudur. "Kurallara uygun olmak şartıyla "Evet" engellenemez." İşin temeli yine kurallar, şekil şartı, usulün esastan önce gelmesi falan. İki tercihli bir seçimde evet'ler hayır'ları, hayır'lar evet'leri götürür ve kalan fark hangisi lehindeyse o kazanır. Şimdi , kurallara uygun kullanılmamış bir oy kurallara uygun kullanılmış bir karşı oyu götürürse eğer, bu adil olur mu? Hayır. Peki YSK bunu yapmış mı dır. Malesef "evet" yapmıştır. Bu kurallara uygun mudur? Bu da, Hayır. Peki YSK ne yapmıştır? Vatandaşın AİHS nezdinde de korunan "Oy verme" hakkını devletin hatası nedeniyle yok etmemek için güya bu "hukuksuz" kararı almıştır. Böylece bir karşı oyu etkisiz hale getirmiştir. Peki o karşı oyun sahibinin hakkını yemiş midir? EVET. Sonuçta herkesin bireysel hakları ve özgürlükleri var. Kişi hürriyetleri, başkalarının hürriyetlerinin başladığı yerde biter aslında. Siz oy kullanma hürriyetini kurala uymayanlar açısından değerlendirerek kurala uyanlar karşısında üstünlük sağlar, sağlatırsanız, işte bu hukuksuzluktur. Ayrıca, "Kanunu bilmemek mazeret sayılamaz" prensibi, hukukun temel kurallarından biridir, vatandaşın bu maddeyi bilerek oy pusulasını kontrol etmesi gerekmez miydi? Yani ben kanunu bilmiyorum diyen vatandaşın kanun karşısında bir sorumluluğu yok mu? İşte tüm bunlar düşünüldüğünde varılan nokta "ZURNA'nın SON DELİĞİ" oluyor.Buyurun üfleyin bakalım zurnadan ses çıkacak mı? Sayın, Mehmet Y. Yılmaz'ın "YSK, TBMM'den üstün bir kurum mudur?" sorusuna cevaba gelince, Hukukun üstünlüğü ilkesini benimsemiş ülkelerde EVET demek gerekir. YSK, Yeri geldiğinde TBMM'den üstün bir kurum olmalıdır. Ancak bizde durum galiba nanay. Bir birey çıksa," Yahu, sen kurala uymayan bir şekilde kullanılan bir oyu nasıl benim kurala uygun kullanılmış bir oyumun karşısına veya yanına koyabilirsin? dese" İşte o zaman Anayasa mahkemesi ve AİHS devreye girebilir. Kulağımda kalan eski bir söz vardır. Tüm Tıp doktorlarını tenzih ederek söylüyorum. Şöyle denirmiş eskiden, "Tıp fakültesinden herşey çıkar kırk yılda bir de doktor çıkar." Bu söz gibi şimdi de tüm hukukçuları tenzihen, "Hukuk fakültesinden herşey çıkar kırk yılda bir de Hukukçu çıkar." deniliyor mudur bilemem ama galiba hukuk ince bir iş ve üstün bir muhakeme yetisi gerektiriyor. Durumu PISA raporları ile değerlendirilince karamsarlığa düşmüyor da değilim ama, umut var ya umut, gelecek umudu, içimizi ferahlatabilir belki. Ez cümle, son duruma göre bizde bir kişi herşeyden, her kurumdan üstündür nokta. Hukuk ta budur!!!!!!! üç nokta. ERCAN ERDEM |
|||||||||
|