Sağlık Bakanlığı, bazı basın yayın organlarında yer alan “Ankara"da ambulanslara Şehir Hastanesi baskısı” haberlerinin gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “CHP Milletvekili Gamze Taşçıer"in Sağlık Bakanı Fahrettin Koca"ya yöneltilmek üzere TBMM Başkanlığına verdiği bir soru önergesinde yer alan iddialar, bugün bazı basın yayın organlarında ‘Ankara"da ambulanslara Şehir Hastanesi baskısı" başlığıyla yer bulmuştur. İlgili haberler üzerine bu açıklamanın yapılmasına lüzum görülmüştür.
Gamze Taşçıer"in öne sürdüğü ‘Ankara"da 112 Acil ambulanslarına, hastaların yeri ve durumunun aciliyeti sorulmaksızın Bilkent Şehir Hastanesi"ne sevk edilmesi için talimat verildiği" iddiaları tamamen gerçek dışı ve hayal ürünüdür. Türkiye"nin her yerinde olduğu gibi Ankara ilimizde de ambulanslar aldıkları hastayı, hastanın durumuna göre müdahale imkanı bulunan en yakın ve en uygun sağlık kuruluşuna götürmekle yükümlüdür” denildi.
“Sağlık Bakanımız tarafından defaatle açıklama yapılmış olmasına karşın, ilgili önergede hala ‘şehir hastanelerinde hasta garantisi" olduğu öne sürülmektedir. Bu vesileyle bir kez daha tekrar etmek gerekir ki, şehir hastanelerinde bahsedildiği şekliyle ne muayene ve diğer poliklinik hizmetlerinde ne de ameliyat sayısı veya yatak doluluk oranında herhangi bir garanti söz konusu değildir” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, “Önergenin devamında ‘Hastanenin açıldığı Mart 2019"dan bu yana, Ankara genelinde kaç vatandaşımız sevk sırasında ambulansta hayatını kaybetmiştir?" şeklinde bir soru daha mevcuttur. Bu süre zarfında Ankara"da toplam 148 bin 234 hasta ambulanslarla hastanelere nakledilmiş, bu hastalardan Ankara Şehir Hastanesine getirilenlerin sayısı 11 bin 511 olmuştur. Nakil esnasında ambulanslarımızda hayatını kaybeden vatandaşımız olmamıştır.
Görevi hayat kurtarmak olan ve fedakarca hizmet veren 112 Acil Sağlık Hizmetleri ekiplerini, Ankara Şehir Hastanesi çalışanlarını ve Bakanlık yetkililerini bu tip akıl dışı iddialarla hedef almak, en hafif tabiriyle sorumsuzluktur. İnsan hayatı üzerinden kurumlara yönelik yapılan bu tip karalama gayretlerini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz” denildi.
(Musa Erdoğan/İHA)