NİHAL IŞIK
İSTANBUL

Türkiye Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Varol Çelik, memede görülen ağrıların iki tip olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Sislik denilen ağrı adet gören bayanlarda sıklıkla gördüğümüz bir ağrı tipidir. Bu ağrıların adet dönemleri dışında da görülüp görülmediğinin takip edilmesi önemlidir. Sadece adet dönemlerinde görülen bir ağrı ise bunu hormonel nedenlere bağlarız, adet bitince ağrı geçer. Fibrokistik değişimlerde görülen ağrıda meme dokusunun içindeki özel boşluklara sıvı dolar. Bu ağrıların kanserle bir bağlantısı yok, dokular kanserleşmiyor fakat dokuları değişen bir memeyi de takibe almak istiyoruz. Sert ve ağrısız kitlelerde kanser olma ihtimali daha yüksek olduğu için, bu kitlelerin mutlaka yakın takibinin yapılması önemli.”

KANSERDE ERKEN TANI ÖNEMLİ

Ağrının tek başına kanser belirtisi olmadığını, fakat hastaların en çok memede ağrı şikayeti ile başvuru yaptıklarını açıklayan Prof.Dr. Çelik, şunları söyledi: “Tabi ki memesinde ağrı olanların doktora başvurup muayene olmasında fayda var. Doktor gerekli görürse görüntüleme yöntemlerine de başvurulur. Bayanlarımıza panik yapmamalarını ve kontrol altında olmalarını öneriyorum. Erken adet görme, geç menopoza girme, doğum yapıp yapmama, emzirip emzirmeme, spor yapıp yapmama, sigara, alkol kullanma gibi birçok faktör göz önüne alınıp hastayı takip ediyoruz. Meme kanseri farkındalığı arttıkça memede ağrı şikayeti ile gelenlerin sayısı artıyor. Bu bilinç düzeyinin artması iyi bir durum." Dünyada meme kanserinin kadınların en büyük sağlık sorunlarının başında geldiğini anlatan Prof.Dr. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kanser vakalarında artış olsa da, gelişen teknoloji ile yüz güldüren tedavi sonuçlarının alındığı unutulmamalıdır. Kanserin erken tanı ile yakalanma oranı arttıkça, meme kanserinden ölen kadınların sayısı da gitgide azalıyor.”

AĞRIYI HAFİFLETMEK MÜMKÜN

Meme ağrısının hafifletilmesi için bazı küçük önlemler alınabileceğini belirten Prof.Dr. Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “Basit ağrı kesiciler ağrıyı geçirmeye yardımcı olabilir. Memenin büyüklüğüne göre hastanın uygun iç çamaşırını kullanması gerekir. Hatta çok büyük memesi olan kadına cerrahi müdahale öneriyoruz. Bunların dışında spor yapmak, çeşitli egzersiz hareketleri ağrıları hafifletmeye yardımcı olur.” Prof.Dr. Çelik, 40 yaşından sonra her kadının 6 ayda bir ultrason, yılda bir de mamografi çektirmesi gerektiğini sözlerine ekledi.