AHMET TOPAL
ANKARA

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen MKYK toplantısının ardından bir basın toplantısı düzenledi. MKYK'da Gezi Parkı olayları ve sonrasının masaya yatırıldığını kaydeden Çelik, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in ise bu konuda üyeleri bilgilendirdiğini söyledi. İstanbul Gezi Parkı'nın durumuyla ilgili daha önce AK Parti'nin halk oylaması olan 'Plebisit' kararı aldığını hatırlatan Hüseyin Çelik, halk oylaması konusunun ise bugünkü MKYK'da ele alındığını belirtti. Çelik, MKYK'da halk oylaması kararı çıktığını belirterek, "Üyeler buna oy birliğiyle destek verdiler" diye konuştu.
Hüseyin Çelik alınan bu kararın ise ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne tavsiye niteliğinde bir karar olduğunun altını çizdi. Çelik, "AK Parti Plebisit'in arkasında olduğunu bugün MKYK'da teyit etmiştir" diye konuştu.
Hüseyin Çelik, Gezi Parkı ile ilgili olarak yapılacak halk oylamasının ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde gerçekleşeceğini ifade etti.

"ZARAR 140 MİLYONU BULDU"

Hüseyin Çelik, Gezi Parkı olayları sırasında ortaya çıkan maddi hasarla ilgili de bilgiler verdi. "291 işyeri tahrip edilmiştir" diyen Çelik, "271 özel araç ya yakılmıştır ya parçalanmıştır. 116 polis otosu tahrip edildi, 41 ambulans tahrip edildi; 9'u pert yani kullanılamaz hale geldi. 14 parti binası ya tahrip edilmiş ya yakılmıştır. Bunların 13 tanesi AK Parti binası, sadece bir tanesi CHP'ye ait" diye konuştu.
Çelik, maddi zararın ise 140 milyonu bulduğunun altını çizdi. "Türkiye demokrasisi, rüştünü ispatlamış bir ülkedir" diyen Çelik, "Türkiye demokratik bir ülke olmasaydı bu yapılan gösteriler zaten yapılamazdı" dedi. Bu yaşanan olaylar sırasında hükümetin demokratik toleransı gösterdiğini kaydeden Çelik, "Temenni ederiz ki Türkiye böyle bir tatsızlık bir daha yaşamaz. Bunu sürdürmek isteyenler vardır, kötü niyetli olanlar vardır. Sandıkta kaybedenler, sandıkta aradığını bulamayanlar 'acaba sokakta bir şey bulabilir miyim' diye telaşa kapılmıştır" şeklinde konuştu.
AK Parti'nin bugüne kadar birçok badireleri atlatarak bugünlere geldiğini söyleyen Çelik, "Herkes normal koşar, AK Parti engelli koştu" dedi. AK Parti'ye yönelik gerçekleştirilen Cumhuriyet mitinglerini, e-muhtıra'yı ve cumhurbaşkanlığı seçimlerini hatırlatan Çelik, "Ne zaman bir düğüm olduysa bu düğümü halk çözmüştür. Demokrasilerde çözüm halktadır, çözüm sandıktadır. Çözüm halka dönmektir, halkın sinesine sığınmaktadır. Bu olaylarda da 'halk AK Parti'ye karşıdır' gibi gürültüler çıkaranlar şunu gördüler ki, Kazlıçeşme'de Cumhuriyet tarihinin en büyük mitingi yapıldı" diye konuştu.
"AK Parti mitinglerle gövde gösterisi yapıyor" diyenlere de cevap veren Çelik, "Bizim gövde gösterisi yapmaya ihtiyacımız yok. Zaten yapılan kamuoyu yoklamaları hangi partinin hangi güçte olduğunu ortaya koyuyor" dedi.
İstanbul'da eli sopalı AK Partililer olduğu yönündeki iddiaları da hatırlatan Hüseyin Çelik, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın bir açıklama yaparak bu saldırıları kınadığını ve eli sopalı kişilerin AK Parti ile bağlantılı olmadığını açıkladığını söyledi. Hangi partiye mensup olursa olsun böyle saldırı yapanları kınadıklarını anlatan Çelik, bunu yapanların AK Parti üyesi olması durumunda bile onları üyelikten ihraç edeceklerini hatırlattı.

"BİZİM SOSYAL MEDYAYI YASAKLAMAK GİBİ BİR NİYETİMİZ YOK"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, sosyal medya düzenlemesi ile ilgili olarak da açıklamalarda bulundu. "Kimse AK Parti'den bu manada bir yasak beklemesin" diyen Çelik, AK Parti'nin yoksullukla, yolsuzlukla ve yasaklarla mücadele ettiğini bu sebepten dolayı sosyal medyada bir yasak olmayacağını, bir düzenleme olacağını anlattı. Çelik, "Bizim sosyal medyayı yasaklamak gibi bir niyetimiz de yok, bir fiilimiz de yok. Aklımızın kenarından da böyle bir şey geçmez ama yazılı medyanın bir etiği olduğu gibi, görsel medyanın bir etiği olduğu gibi sosyal medyanın da bir etiği olması lazım" şeklinde konuştu.
İnternette birine hakaret edildiği zaman suç sayılmadığını, fakat televizyonda birisine hakaret edildiğinde televizyonun ceza aldığını hatırlatan Çelik, bunun ise doğru olmadığını söyledi. Sosyal medyada yapılacak olan düzenlemenin amacının medeni ülkelerdeki gibi bir düzenleme olduğunu ifade eden Çelik, "Bizim sosyal medya karşıtı olmamızı kimse bizden beklemesin" dedi. Hüseyin Çelik ayrıca Gezi Parkı olaylarında provokasyon yapan ve halkı şiddete teşvik eden 262 twitter hesabının da tespit edildiğini kaydetti.

"AB SÜRECİNİ SONUNA KADAR GÖTÜRECEĞİZ"

Hüseyin Çelik, Türkiye aleyhine yurt dışından yapılan açıklamalara da cevap verdi. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine ilişkin açıklamalarını hatırlatan Çelik, "Merkel'in bundan önceki gayretleri hangi yöndeydi ki? Bundan önce farklı bir gayret mi gördünüz siz?" diye sordu. "Fransa ve Almanya, Türkiye'nin büyüklüğünden dolayı bu meseleye oldum olası hep sıkıntılı bakmışlardır" diyen Çelik, Türkiye'nin AB'ye girmesi durumunda kısa bir sürede Avrupa'nın en büyük ülkesi olacağı için bu iki ülkenin üyeliğe karşı çıktığına vurgu yaptı.
"Biz AB üyelik sürecine yapışmış vaziyetteyiz, sonuna kadar götüreceğiz, masayı deviren taraf biz olmayacağız" diyen Çelik, "Biz AB'ye hiçbir zaman cennet ve cinnet boyutunda bakmadık. 'Girersek cennet olur, girmezsek cinnet olur' diyenlerden olmadık" dedi. Çelik, AB üyeliği konusunda "Biz AB'ye tam üye olmak istiyoruz. Sonuna kadar müzakereyi götürmek istiyoruz" diye konuştu.
Borsa'daki duruma da değinen Hüseyin Çelik, borsadaki düşüşün sadece Gezi Parkı olaylarına bağlanamayacağını, bunun uluslararası boyutu da olduğunu söyledi. Çelik, Gezi Parkı olaylarının borsaya etkisinin küçük boyutta olduğunu ifade etti. AK Parti dönemine kadar 79 yılda Türkiye'ye gelen doğrudan yabancı yatırım sermayesinin 19 milyar dolar olduğunu fakat 2002 yılından bu yana bu rakamın 120 milyar dolara çıktığını hatırlatan Çelik, ayrıca kredi derecelenme kuruluşlarının bugünkü durumda Türkiye'nin notunu 'Yatırım yapılabilir' seviyesinde tuttuklarını hatırlattı.

"İSTER DURAN, İSTER YÜRÜYEN ADAM OLSUN, YETER Kİ BARIŞÇI OLSUN"

Hüseyin Çelik, açıklamalarının ardından ise gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin Gezi Parkı olaylarıyla ilgili hazırlanmış olan anketin MKYK gündemine gelip gelmediğini sorması üzerine Çelik, bu raporun gündeme gelmediğini söyledi.
Bir soru üzerine 'duran adam' eylemlerini de değerlendiren Çelik, "İster duran, ister yürüyen, ister alkışlayan, ister oturan ne tür eylem yapan insanımız olursa olsun, yeter ki barışçı olsun, yeter ki başka insanlara zarar vermesin, trafiği tıkamasın, bunun içindeki her türlü eyleme demokrasi içinde yer vardır" yorumunu yaptı. "Yeter ki adam gibi eylem olsun" diyerek 'duran adam' eylemlerinin demokratik olduğuna gönderme yapan Çelik, yapılan eylemler için, "Dünyaya da bu anlamda bizimle ilgili olarak çok güzel pozitif bir mesaj verelim. Türkiye'de herkes düşüncesini ifade etsin" dedi. Çelik, bundan sonra yapılacak olan eylemler içinse "Kimsenin gaza gelmediği, kimsenin gaz yemediği toplantılarımız olsun" temennisinde bulundu.
ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardione ile Yalçın Akdoğan'ın gerçekleştirdiği görüşmeye ilişkin bir soruyu da cevaplayan Çelik, Büyükelçi'nin Türkiye ekonomisi ve demokrasisine ilişkin sözlerini hatırlattı. "Türk demokrasisine güvendiğini söylüyor" diyen Çelik, "Sayın Büyükelçi ile çeliştiğimiz bir konu yoktur bu anlamda" dedi. Görüşmenin ise önceden ayarlanmış bir görüşme olduğu bilgisini veren Çelik, Gezi Parkı olaylarına ilişkin olarak ise, "Kendisiyle bazı konular paylaşılmıştır. Ama paylaşılan konular kamuoyuyla paylaşılan konular çerçevesindedir" dedi.

ÜLKÜCÜLERİN KATILMASI AK PARTİ MİTİNGİNE KATILMASI

Çelik, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin AK Parti mitinginde pankart açan ülkücülere sert tepki göstermesini de değerlendirdi. "Sayın Bahçeli'ye aklım ermiyor" diyen Çelik, siyasi partilerin büyük kongrelerine diğer parti temsilcilerinin de katıldığını hatırlatarak örnek verdi. "Mesela MHP'nin büyük kongresi olur, AK Parti'den üst düzeyde partiyi temsil eden birisi gider, orada anons edilir, insanlar alkışlar" diyen Çelik, "Bu garipsenmiyor da açık hava toplantısı olduğunda işin şekli mi değişiyor?" diye sordu.
Başbakan Erdoğan'ın ülkücülere teşekkür etmesini 'Nezaket gösterisi' olarak nitelendiren Çelik, "Başbakanın bunları dışarı çıkarmasını mı bekliyordunuz" şeklinde konuştu. Bahçeli için "Bizi olmazsa Divan-ı Harb'e falan versin. Ben hayretler içerisindeyim" diyen Hüseyin Çelik, "AK Partililer MHP'nin mitinginde dursalar sayın Bahçeli onları kovacak mı?" diye sordu.

MECLİS BAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ

Hüseyin Çelik, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in bu dönem görevinin sona erecek olmasından dolayı AK Parti'nin TBMM Başkanlığı için adayının belli olup olmadığı sorusuna da cevap verdi. TBMM Başkanlığı'na AK Parti içinden talip olacak isimler olabileceği gibi, talip olmayan isimlerin de istişare sonunda aday gösterilebileceğine dikkat çekti. "Şuanda bizim bir Meclis Başkanımız var. Sayın Meclis Başkanımız Cemil Çiçek Bey bundan sonra devam mı eder, bir başka arkadaşımız aday mı olur bilemem" diyen Çelik, "Parti içerisinde henüz bir isim üzerinde mutabık kalındığını da bilmiyorum. En azından olsa benim haberim olur" dedi.

ESNAFIN ZARARI

Gezi Parkı olaylarında zarar gören esnafın zararının nasıl karşılanacağı konusuna da açıklık getiren Çelik, "Bu zararları veren ister eylemci olsun, ister kamu görevlisi olsun hukuk devletinde yaptıkları yanına kar kalmamalıdır, kalmayacaktır" dedi. Bu olayların bir felaket, bir afet olduğunu söyleyen Çelik, "Kanunlar, hukuk devleti neyi öngörüyorsa tabi ki esnafımıza devletimiz elini uzatacaktır" dedi. Bazı zarar gören esnafın ise sigorta kapsamında olduğunu ve o noktada sigorta şirketlerinin devreye gireceğini ifade eden Çelik, "Şefkat devletinin gerektirdiği neyse devletimiz onu yapacaktır" diye konuştu.
Hüseyin Çelik'e ayrıca Gezi Parkı eylemlerinin Gene Sharp'ın kitabından alıntı olup olmadığı yönündeki iddialar da soruldu. "Bu iddiaları yabana atmıyorum, bunun üzerinde herkesin kafa yorması lazım" diyen Çelik, ayrıca konuyla ilgili olarak da bir fıkra anlattı. Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak "Bunun uluslararası boyutu var, birçok senaryo üzerinde durabiliriz. Medyada çıkanlar var, bizim bildiklerimiz var. Biz işin o tarafında değiliz. Önce şu yangını söndürmemiz lazım" diyen Çelik, "Dediklerinizi yabana atmıyorum. Üzerinde ciddi ciddi düşünülmesi gereken konulardır" şeklinde konuştu.