Gezi Parkı olaylarının bilançosunu açıkladı
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Gezi Parkı olayları nedeniyle yaşanan maddi kaybın 100 milyon lirayı aştığını söyledi.
MURAT HOROZ
Başkan Kadir Topbaş, Gezi Parkı olaylarında zarar gören esnafla Haliç Kongre Merkezi'nde bir araya geldi. İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB) Başkanı Faik Yılmaz ve 140 civarında oda temsilcisi ve esnafla bir araya gelen Topbaş, toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu. Başkan Kadir Topbaş, 2 gün önce turizm sektörü temsilcileri ve STK'larla toplantı yaptıklarını, bugün öğleden sonra ise İTO yöneticileriyle bir toplantı yapacaklarını dile getirdi. Halkın kindar olmayışı ve sabırda göstermiş olduğu büyük gayreti takdirle karşıladığını belirten Topbaş, “Çok ciddi sabredildiğine inanıyorum. Bu oyunları oynayanlar geçmişte de sergilenmiş ve kayıtlarda var olan, geçmiş dönemlerdeki benzer olayları, senaryoları ortaya koymaya çalışanların oyunları bozuldu. Artık bu tutmaz. Milletimiz bunu açık ve net olarak gördü ve milletimizin, Türkiye'nin geleceğini kimsenin karartmasına fırsat vermeyeceğini gördük” dedi.
Demokratik eylemlerin usul ve adabı olduğunu belirten Topbaş, “Kendiniz birtakım taleplerde bulunurken, başkasının hayatını, hürriyetlerini kısıtlayıcı, endişe verici, korkuya dayalı hiçbir şey yapamazsınız. Yani vandalizmi ortaya çıkartamazsınız, eylemlere giremezsiniz. Bir medeni insana yakışan, bir İstanbul'da yaşayan bir insana yakışan bir İstanbullu gibi davranmak zorundadır. Yoksa kalkıp belediyemizin 99 aracını yakarak, yine halk otobüslerimizin 19 aracını yakarak, 16 itfaiye aracımızı yakarak getirdikleri olay bizi düşündürmekte. Bazı bölgelerimiz otobüs bekliyorlar, twitlerde görüyorum. Birileri de otobüsleri yakıyoruz. Biz otobüs alıp, hatta sokmaya çalışırken, bir taraftan da yok edilmekte. İstanbulluların bunu iyi değerlendirmesini arzu ediyorum” diye konuştu.
Başkan Kadir Topbaş, Gezi Parkı çevresinde bir düzenleme yaptıklarını ifade ederek, “O imajı, o yanlışı silmek bir farklı ve halkın rahatlıkla kullanabilecekleri bir park haline getirmek için ekiplerimiz gece ve gündüz çalışmaya devam ediyor. Trafiği yeraltına alma çalışmamız da devam ediyor” dedi.
Birilerinin kendilerini önümüzdeki seçimlerde farklı sonuç almak adına Gezi Parkı olaylarının içine sokarak yok etmeye çalıştıklarını dile getiren Topbaş, “Bu eylemler sandığa gücü yetmeyenlerin güçlerine güç katmayacak. Muhalefetin olmadığı bir Türkiye'de yaşıyoruz. Ana muhalefet lideri 90 kuşağının eylemlerini konuşuyor. Kendisi bir şey yapamadığı için gençlerin eylemlerinden kendine bir paye çıkarmaya çalışıyor. Milletimizin gözü önünde cereyan eden bu olayları çok fazla uzatmaya gerek yok. Yaralarımızı bir an önce sarıp, piyasaları düzeltmek zorundayz. Taksici esnafımız mağdur, otelciler endişeli, işletmeler sıkıntıda. Bunun tsunamisinin işten çıkartılmalara gitmemesi için suhulete, aklıselime beraberce yürümek zorundayız” şeklinde konuştu.
Başkan Kadir Topbaş, Taksim projesiyle ilgili şu anda yargıya intikal etmiş 6 tane dosya olduğunu belirterek, “Bunun yapılmasıyla ilgili bir karar çıktığı takdirde buna halk karar verecek. Bunu belediyemiz yapacak diye söylendi. Şu anda bununla ilgili bir detay çalışması zaten yok. Kurula verilmiş olan avan projede zaten AVM yok. Orada şehir müzesi ve sanat galerisi var. Otel de yok” dedi.
Taksim'deki çalışmaların olaylar nedeniyle geciktiğini anlatan Topbaş, “Geciken bir çalışmayı sürdürüyoruz. Ağustos ayı içerisinde tamamlama niyetindeyiz. İş makinelerinin yanması sebebiyle ciddi bir kayıp oldu. Oradaki mağduriyeti gidermek için çalışmaları hızlandırdık. Sayın valimizle dün de görüştüm. Olayların suhulete ermesi sonucunda bu çalışmaların bitimiyle birlikte halkımız artık Gezi Parkı'na girecektir” şeklinde konuştu.
Topbaş, Gezi Parkı'nda bulunan ruhsatsız yapıların da yıkıldığını söyledi. Bir basın mensubunun, “Oluşan zararla ilgili bir rakam var mı?” sorusu üzerine ise Başkan Topbaş, “Kamu kurum ve kuruluşlarının araç ve gereçlerini de dikkate aldığınız zaman ciddi bir zarar ortaya çıkıyor. Esnafımızın kendi zararlarını da kattığınız zaman 100 milyonu aşmakta. Ekonomik, günlük hareket ve kazanç kayıplarını saymıyoruz. Eylemlerin getirdiği tahribattan olan zararları saydığımız zaman esnafımızın zararıyla birlikte 100 milyonu aşan bir zarar. Günü birlik yaşayan hizmet sektöründe çalışan insanları da mağdur ettiler. Zaten bundan dolayı halkı arkalarına almaları mümkün değil. Halkı mağdur edeceksin, halk hareketi diyeceksin. Kendi başlarına kaldılar, ideolojileriyle baş başa kaldılar. Yeşermek istediler, filizlenmek istediler ama filizler kendilerine sonuç vermeyecek” dedi.