Bakan Fatma Şahin'den Avrupa'ya 'darbe' tepkisi
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Mısır'daki darbeyle ilgili Avrupa Parlamentosu'nun 3 maymunu oynadığını söyledi.
Açılış ve bir takım ziyaretler için Samsun'da gelen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ilk olarak Vali Hüseyin Aksoy'u makamında ziyaret etti. Ardından Valilik Toplantı Salonu'nda Vali Aksoy, Bakan Şahin'e ‘Engelli Veri Tabanı ve Kadın Sağlığı Projesi' hakkında brifing verdi. Brifing sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Bakan Şahin, Mısır'da düzenlenen askeri darbe ile ilgili sorulan soruya, “Canlı yayında darbe izledik. Bakınca insanın içini acıtan bir durum yaşanıyor. Çünkü Mısır herhangi bir ülke değil, çok önemli bir ülkedir. Arap Birliği'nden Müslüman dünyasının odak noktalarından olan bir ülkedir. Buradan özellikle çok üzüldüğüm bir şeyi ifade etmek istiyorum. Dünyadaki çifte standardı Mısır üzerinden çok net bir şekilde gördük. Avrupa Birliği normlarını, Avrupa Birliği Kopenhag kriterlerini, Maastricht kriterlerini değil bütün dünyaya yayabilecek Birleşmiş Milletler'in koyduğu bütün kriterlerini altüst eden sandıkla gelen bir iktidarın bir yılı daha dolar dolmaz bir darbe ile uzaklaştırılması halkın egemenliği noktasında koyulan bütün ölçülerin altüst eden bir durumdur. Ama çıkan cılız sesler darbe bile diyemeyen bir dünya ile karşı karşıyayız. Bu bakımdan da bizim özellikle son yaşadığımız olayda da olayın nasıl büyütüp Avrupa Parlamentosu'nun hızlı bir şeklide toplanıp Türkiye'yi kınama kararı çıkartma cüretine rağmen Mısır'daki 3 maymunu oynamaları da dünyada bir ibret tablosudur. O yüzden biz ülkemizde demokratikleşme, özgürleşme ve ekonomik kalkınma kendi iç bütünlüğümüzü sağlamamız, güçlü bir Türkiye kalkınmış ve çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmış bir Türkiye'nin ne kadar önemli olduğunu hem dünya barışı hem de bölge barışı adına görüyoruz” dedi.
BOŞANMIŞ EŞLERİN ÇOCUK HACZİ
Boşanmış eşlerin çocuklarını karşı tarafa koz olarak kullanmalarına yönelik çocuk haczi konusunda da bilgi veren Bakan Şahin, “Bu konuda çok bilgi kirliliği var. Babalar bize geldiğinde onlarla konuştuk. Nafaka ve icra sisteminden kaynaklı iki tane sorunlar yaşanıyor. Bunun için biz Adalet Bakanlığından oluşan bir komisyonla birlikte bir çalışma başlattık. Hak ketten bir mağduriyet var. Çünkü çocuğun üzerinden birbirlerine acı çektirmeye çalışan, evlilik bittikten sonra bu işin en az zararla yönetilmesi ve çocuğun yüksek menfaatini korumak yerine çocuğu kullanarak birbirlerine acı çektiren örnekler görüyoruz. Bu kabul edilemez. Dolayısıyla burada kadın mağdur ediyorsa da biz o kadına karşı çocuğu ve aileyi korumak durumundayız. Babaların haklı talebine karşı biz onlarla beraber Adalet Bakanlığımız ile beraber çalışıyoruz. Ast olan şey çocuğumuzu en az zararla bu süreçten çıkarmaktır. Onun psikolojik olarak bu süreçten en az zararla çıkmasını sağlamaktır. O yüzden bu durumda olan özellikle ben kadın olarak ve bir anne olarak oradaki kadınlarımıza ve annelerimize seslenmek istiyorum. Yaptığınız ve yapmadığınız her şeyin çocuğun üzerindeki etkisine bakarak kararınızı verin. O çocuk hepimizin. O çocuklar yalnızca onların değil bizim ülkemizin de geleceğidir. Bu bakımdan biz iki bakanlık olarak yapılması gereken ne varsa yapıyoruz. Muhtemelen Ekim ayında bu paketin içerisinde bu konuyla alakalı düzenlemeler yapılacak. eğer insan kendini tanırsa, eğer insan o çocuğun dünyasına empati yaparsa aslında hiçbir kanuna da gerek yok. o yüzden bizim gerekli her türlü tedbiri alacağız ama asıl olan şey, kişinin kendine o çocuğun yerine koyması ve eşine empati yapması ve işini kolaylaştırmasıdır. Büyük bir umutla kurulan yuvalar ve empati ile yuvanın devam etmesi ailenin güçlü şekilde devam etmesi bizim en büyük temennimizdir. Ama gitmek zorundaysa, başka çaresi yoksa bunu en az zararla topluma, çevreye ve çocuğa da en az zararla verecek şekilde yönetmek bizin en büyük görevimizdir. Bizde bakanlık olarak bunun yakın takipçisiyiz” diye konuştu.
GÖKHAN İÇKİLLİ - OSMAN YILMAZ