Mert Savrun, 'Cinsel taciz kişilik bozukluğunu tetikliyor'
Psikiyatrist Prof. Dr. Mert Savrun, ''Duygularında sürekli değişkenlik olan borderline kişiler düzenli, tutarlı, uzun süreli ilişki yaşayamaz. Çok kolay evlenip, çok çabuk boşanırlar.'' dedi.
Psikiyatrist Prof. Dr. Mert Savrun, ''Duygularında sürekli değişkenlik olan borderline kişiler düzenli, tutarlı, uzun süreli ilişki yaşayamaz. Çok kolay evlenip, çok çabuk boşanırlar. Bazı vakaların geçmişinde cinsel taciz ve tecavüz öyküsü de var” dedi.Kişilik bozuklukları, çocukluk çağlarında başlayan ve hayatın ileri evrelerine doğru giden davranıştaki birtakım problemleri yansıtır. Borderline (sınır) kişilik bozukluğunun en temel özelliğinin duygusal oynaklık, insanın kendini bir an iyi bir an kötü hissetmesi durumu olduğunu söyleyen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mert Savrun, “Bu kişilik bozukluğu yaşayan bazı vakaların geçmişlerinde cinsel taciz ve tecavüz travmaları yaşadığı görülüyor. Geçmişinde hiçbir psikiyatrik sorunu olmayan bir kişide bu tarz bir travma yaşanılması borderline kişisel bozukluğunu tetikleyebiliyor. Duygu durumlarında sürekli değişkenlik olan, kendilerini boşlukta hisseden bu kişiler düzenli, tutarlı, uzun süreli ilişki de yaşayamazlar. Çok sevgi dolu gözükürler ama bir süre sonra o kişi ile ilgili duyguları tamamen bitebilir. Yücelttikleri kişileri bir anda yerin dibine vurabilirler” diye konuştu. Borderline kişilik bozukluğu yaşayan kişilerin diğer kişilere göre çok daha fazla riskli olaylara girebileceklerini belirten Prof. Dr. Savrun, “Hızlı araba kullanma, ekstrem sporlar, günübirlik ilişkiler, alkol ve madde bağımlılığı gibi riskli davranışları daha kolay yapabilirler. Borderline insanlar duyguların sürekli değişen insanlar olduğu için, birini kolay sevip çabuk evlenip, çok çabuk da boşanabilirler. Bu bozukluğun yaşla birlikte şiddetinin azalması sebebiyle ilerleyen yaşlarda evliliklerini sürdürebilmesi daha kolay olabilir. Sadece evliliklerinde değil, iş ve sosyal hayatlarında da tutarlı davranamadıkları için sıkıntı yaşarlar. Değişken kişilikli oldukları için etraflarına eğlenceli gelen bu kişiler, zamanla davranışlarındaki tutarsızlık ve her gün yeni bir insanla karşılaşma gibi bir his yaratmaları nedeniyle problem yaşarlar” dedi.
YILLAR SÜREN PSİKOTERAPİLER
Tüm kişilik bozuklukları içinde borderline kişilik bozukluklarının tedavisinin yıllar süren psikoterapiler olduğunu ifade eden Prof. Dr. Savrun, “Kullanılan ilaçlar duygusal oynaklıkları gidermede büyük fayda sağlıyor. Ama hastalığın bitmesi için uzun süreli ilişki odaklı tedavi gerekiyor. Ayrıca bu kişilik bozukluğunun temelinde cinsel travma öyküsü varsa, mutlaka bu travma üzerinden çalışılmalıdır. Cinsel travmanın göz ardı edildiği psikoterapiler fayda sağlamaz. Terapide de bir ilerleme kaydedildikten sonra bir miktar geri geliş olur. Sonra tekrar biraz ilerleme ve tekrar biraz geri dönüş. Terapiye gidenlerin bunu biliyor olması lazım. Terapiye devam edilirse, iyi yönde gelişen davranış değişiklikleri kalıcı olur” şeklinde konuştu.
BİPOLAR İLE KARIŞTIRILIYOR
Sık karşılaşılan psikiyatrik hastalıklardan biri olan bipoların yani iki uçlu mizaç bozukluğunun borderline kişilik bozukluğu ile karıştırılmaması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Savrun, “Bipolar bozukluk da yaşanan duygu durum bozukluğu depresif ve manik nöbetlerle seyreder. Bu kişiler zaman zaman aşırı neşeli, zaman zaman aşırı çökkün ve üzüntülü olabilir. Bipolardaki duygu değişikliği, borderline göre çok daha uzun sürer. Bipolar ve borderline ayrımı çok önemli çünkü bipoların tedavisi daha kolay ve çabuk. Bipolar bozukluk ilaçlarla %100'e yakın oranlarda tedavi edilir. Tek şartı kişinin tedaviye uyum sağlaması” dedi.