Erdoğan, 'Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürmeyiz'
Şehit yakınları ve gazilerle iftara katılan Başbakan Erdoğan, 'Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürecek bir adımı biz asla atmayız' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecinin şehitlerin hatırasını incitecek bir süreç olmadığını söyleyerek, “Aynı ezanla, aynı besmeleyle, aynı dua ile orucu açanların evlatlarının birbirine kastetmesine şu yürek dayanmaz. Terörle mücadele ederiz, teröristle mücadele ederiz, kararlılıktan asla vazgeçmeyiz. Ama bu mücadeleyi verirken, annelerin, babaların yüreklerini ferahlatmak da bizim asıl gayemiz, asıl hedefimizdir” dedi.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı'ndaki vilayetler evinde şehit yakınları ve gazilerle iftar yaptı. İftarın ardından bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, şehit ve gazileri minnetle yadetti. Çözüm süreciyle ilgili önemli açıklamalar yapan Başbakan Erdoğan, “Çözüm süreci adını verdiğimiz süreç asla ve asla şehitlerimizin ruhunu muazzep edecek, onların hatırasını incitecek bir süreç değildir. Biz öyle bir girişimin içinde asla olmayız. Şehitlerimizin hatırasına gölge düşürecek bir adımı biz asla atmayız” dedi. Şehitlerin hatırasının her türlü ideolojinin üzerinde olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, “Bizim anlaşımız şudur; eğer bir tek şehidimizin aziz hatırası incinecekse, her şeyden hatta serimizden yani başımızdan dahi geçmek bizim varlık sebebimizdir. Şehitlerimizin karşısında, makamların, rütbelerin, siyasi görüşlerin, siyasi rekabetin hiçbir anlamı yoktur ve olamaz. Peygamberlerden sonra ki en büyük mertebeye ulaşmış o aziz şehitler huzurunda hiçbir şey onların hatırasından, onların miras bıraktığı değerlerden daha anlamlı daha önemli değildir. Biz çözüm süreci adını verdiğimiz çalışmaları işte böyle bir anlayışın üzerine bina ettik" diye konuştu.
“Bu süreç bir al ver süreci değildir” diyen Başbakan Erdoğan, “Bu süreç asla bir pazarlık süreci değildir. Her zaman ifade ettim, ülkemizin istikbali, istiklali için, bayrağımızın şerefi milletimizin namusu için gerekirse ebediyete kadar kahramanca mücadele veririz. Biz ecdadımızdan böyle gördük, gerektiğinde de böyle devam ederiz. Ama biz ölmenin ve öldürmenin devam ettiği değil, yaşamanın ve yaşatmanın egemen olduğu bir gelecek, böyle bir ülke, böyle bir toplum istiyoruz” şeklinde konuştu.
7 aydır artık şehit haberlerinin gelmediğini hatırlatarak, tüm Türkiye'yi bir ve beraber yapan Ramazan ayına vurgu yapan Başbakan Erdoğan, çözüm süreciyle ilgili olarak şöyle konuştu:
“Şurada 7 aydır hamdolsun artık şehitler gelmiyor. Bu bir rahatlama değil mi, bu bir toplumda hamdolsun huzur havasının esmesi değil mi? Beklediğimiz, aradığımız bu değil mi? 76 milyonun çok büyük bir kısmı şuanda mübarek Ramazan aynı dinin, aynı kitabın emri olan orucu tutuyor. İftarın hemen öncesinde herkes aynı sofranın başında aynı niyetle okunacak ezanı bekliyor. Iğdır'da, Ardahan'da, Ağrı'da, Van'da, Hakkari'de okunmaya başlanan ezan köy köy, ilçe ilçe, il il tüm Türkiye'yi geçiyor; Muğla'ya, İzmir'e, Çanakkale'ye, Tekirdağ'a, Edirne'ye ulaşıyor. Van'da başlayan iftar Edirne'ye kadar devam ediyor. 76 milyon aynı ezanı dinliyor, aynı ezanla felaha koşuyor, aynı ezanla bereketle kucaklaşıyoruz.
Benim Afyonkarahisarlı, Yozgatlı, Konyalı, İstanbullu annemle, Vanlı, Diyarbakırlı, Muşlu, Bingöllü annem aynı sofranın güzel telaşını yaşıyor, aynı bereketi paylaşıyor. İftar sofrası sadece gıdasıyla değil, sohbetiyle, muhabbetiyle, huzuruyla da berekettir. Hiçbir anne, hiçbir baba o iftar sofrasında bir sandalyenin boş kalmasını, bir tabağın eksik kalmasını, bir kaşık tıkırtısının noksan olmasını istemez. Aynı ezanla, aynı besmeleyle, aynı dua ile orucu açanların evlatlarının birbirine kastetmesine şu yürek dayanmaz. Terörle mücadele ederiz, teröristle mücadele ederiz, kararlılıktan asla vazgeçmeyiz. Ama bu mücadeleyi verirken, annelerin, babaların yüreklerini ferahlatmak da bizim asıl gayemiz, asıl hedefimizdir.
Bakın çözüm süreci başladığı andan itibaren aylardır bu dağlardan acı haberler almıyoruz. Tam aksine artık oralarda piknikler yapılabiliyor. Ayyıldızlı bayrağa sarılmış tabutlar gelmiyor. Aylardır sizin yaşadığınız o tarifsiz acıyı, evladını yitirmenin o büyük yürek yarısını, o Denizli'deki annenin de ifade ettiği gibi ‘ah şu süreç söyle 6-7 ay önce başlasaydı' ifadesi ortaya çok açık net koyuyor. Başka anneler, başka babalar bunu tecrübe etmesin istiyoruz. Rabbim hiç kimseye evlat acısı yaşatmasın. İşte biz bu duayı edecek kadar büyük bir milletiz. Biz vatanını müdafaa ederken öldürdüğü genç için de yürek sızısı hisseden o annelerin, o babaların acısını paylaşan bir milletiz. Kin ve intikam duygusu bizim millet olarak asla prim verdiğimiz bir duygu değildir. Elbette bize yaşatılanları unutmayacağız. Elbette bizim evlatlarımıza kastedenleri unutmayacağız. Ama daha fazla ölümün, daha fazla acının önüne geçmek içinde meşruiyet dairesinde mücadeleye kararlıklı dairesinde devam edeceğiz."
“BÖLGEMİZDE OYNANAN OYUNLAR, ZAYIFLATILMIŞ BİR TÜRKİYE İÇİNDİR”
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin sadece teröre ve teröristlere karşı mücadele etmediğini söyleyerek, “Biz teröre ve teröristlerle birlikte onları kullanan, onlar üzerinden Türkiye ile hesap görmeye çalışanlara karşı da mücadele veriyoruz” dedi. Türkiye'de kanın ve göz yaşının dinmesini istemeyen çok farklı çevreler olduğunu anlatan Erdoğan, “Biz bunların hiç birine boyun eğmeyiz ve eğmeyeceğiz. Tekrar ediyorum, taviz vermeyiz. Anayasa ve yasaların çiğnenmesine müsaade göstermeyiz. Değerlerimizin ayaklar altına alınmasına, hele hele aziz şehitlerimizin ruhlarının incitilmesine asla göz yummayız. Bu güzel süreci sabote eden millete hesabını veremez. Bu süreci tahriklerle, provokasyonlarla, çirkin bazı girişimlerle akamete uğratmak isteyenler tarihe hesap veremez. Türkiye Cumhuriyeti Devleti küçük hesaplar, küçük kurnazlıklar karşısında boyun eğecek bir devlet değildir” diye konuştu.
Türkiye'nin bölgesinde güçlenmemesi için oyunlar oynandığına vurgu yapan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz kanın durması için bu kadar samimi, bu kadar gönülden çırpınırken birilerinin siyasi rant, siyasi hesap içinde olduğunu çok iyi görüyor ve sabırla izliyoruz. Sabrımızı muhafaza edeceğiz. Bu milletin kardeşliği için sabırla, kararlılıkla, metanetle yolumuza devam edeceğiz. Bu meseleyi Allah'ın izniyle artık rafa kaldıracak Türkiye'nin önündeki bir engeli, Türkiye'nin ayaklarına takılmış bir prangayı mutlaka kırıp yok edeceğiz. Sizlerden bize inanmanızı, bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da bize güvenmenizi rica ediyorum. Biz bugüne kadar sizin başınızı öne eğecek hiçbir girişimin içinde olmadık. Hiç şüpheniz olmasın, bundan sonra da asla başınızı öne eğdirmeyeceğiz.
Bakınız dünya farklı bir Türkiye konuşuyor değil mi, ama şunu unutmayın; dünya güçlü bir Türkiye istemiyor. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum. Bölgemizde oynanan oyunlar, zayıflatılmış bir Türkiye içindir. Ama biz buna da prim vermeyeceğiz. İnşallah bunu da hep birlikte çözeceğiz. Onlar yanlış hesaplar içindeler, biz ise hesabımızı iyi yapıyoruz. Ve biz biliyoruz ki; biz önce eşeği sağlam kazığa bağlayacağız ondan sonra da Allah'a emanet edeceğiz."
AHMET TOPAL - MEHMET DEMİR
ANKARA