Minik Salih'in dramı ikiye katlandı
İstanbul'da yüzünün yarısı kıllı, lekeli ve şiş olarak dünyaya gelen 1 yaşındaki minik Salih'in hastanede ameliyat olacağı gün babasına otomobil çarptı
Başakşehir Şahintepe Mahallesi'nde oturan Yaşar Kanlıbaş (41) ve Minyeser Kanlıbaş (41) çifti, geçen sene ikinci çocuklarının dünyaya gelmesiyle büyük bir sevinç yaşadı. Kanlıbaş çiftinin sevinci, minik Salih'in yüzünün büyük bölümünün lekeli, şiş ve kıllı olması sebebiyle üzüntüye dönüştü. Oğullarının yüzünde lekeler gören aile ve yakınları ne yapacaklarını şaşırdı. Doktorları da hayrete düşüren ve bir çaresi bulunamayan olay, aileyi daha da perişan etti. Yemek yiyemeyen ve gülemeyen Salih'in dram haberi tüm Türkiye'yi ağlattı. İhlas Haber Ajansı'nın haberinin ardından harekete geçen Medipoll Üniversite Hastanesi yetkilileri, 1 yaşındaki Salih'in bütün tedavi ihtiyacını karşılayacaklarını belirttiler. Hastaneye getirilen minik Salih, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İsmail Mithat Akan ve ekibi tarafından kontrolden geçirildi. Yapılan ilk kontrollerin ardından Salih'in yanağındaki tümörün alınmasına karar verildi. Minik Salih önceki gün ilk operasyonunu geçirdi. Ancak Salih'in ameliyat olacağı gün baba Yaşar Kanlıbaş, Halkalı'da trafik kazası geçirdi. Yoldan karşıya geçtiği sırada Kanlıbaş, bir otomobilin altında kalarak ağır yaralandı. Kanlıbaş olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Bakırköy Kamu Hastaneler Birliği Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yoğun bakım ünitesinde 2 gün tedavi gören Yaşar Kanlıbaş'ın vücudunda kırıklar olduğu öğrenildi. Hayati tehlikeyi atlatan Kanlıbaş'ın tedavisi sürüyor.
Anne Minyeser Kanlıbaş, “Salih doğdu. Yüzünde bir leke vardı. Lekesi büyüdü. Durumumuz yoktu, öyle kaldı. Bakıyorum acıyorum, çocuğumdur. Elim dar. Nereye götüreceğim, param yok. Kiracıyım. Ne yapacağımı bilemiyorum. Allah razı olsun, uğraştınız. Salih ameliyat oldu, Allah'a şükür şu an iyi. Salih ameliyat olmadan kocam trafik kazası yaptı. Şu an yoğun bakımda. Oğlum hastanede, eşim de hastanede. Eşimin durumu kötü. Hem üzülüyorum hem gülüyorum. Her şey Allah'ın işi. Çocuğuma seviniyorum, kocama üzülüyorum” dedi.
Kaza haberini alarak memleketinden İstanbul'a gelen Salih'in dayısı Cuma Üstündağ ise gözyaşlarını tutamadı. Hastanede yeğeni ve kız kardeşinin yanında duran Cuma Üstündağ, “Babasının trafik kazası yaptığını duydum. Salih'i ameliyata aldılar. Allah sizden razı olsun, ameliyatı da başarılı geçti. ‘Hastalığı iyileşiyor' diyorlar. Babası işe giderken kaza yaptı. Şu an yoğun bakımda. Çocuğu da hastaneye getirdik, ameliyat ettirdik. Bir buradayız, bir babasının yanına gidiyoruz. Babasını zaten göremedik. Durumunun nasıl olduğunu öğrenemedik. Çocuk burada ameliyat olurken çok sevindik, şimdi babası hastanede çok üzülüyoruz. Daha önce çok üzülüyorduk” diye konuştu.
“TÜMÖRÜN İYİ HUYLU OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ”
Yapılan ilk operasyon hakkında bilgi veren Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. İsmail Mithat Akan, “Salih ilk bize başvurduğunda nadir de olsa toplumun belirli bir kısmında gözüken dev kıllı nevüs dediğimiz, yüzün yaklaşık tamamını kaplayan, alnını içeren pigmente yani renkli, üzeri kıllarla, saçlarla kaplı bir lezyonu mevcuttu. Bu lezyonun altında yanak bölgesinde bir de kitlesi, yani tümörü vardı. Ama bu tümörün iyi olduğunu düşünmekteyiz. Biz ilk ameliyatta bir seans planladık yaptık. Birkaç seansta bir ameliyat yapacağız. İlk seans ameliyatında da o tümörden kendisini uzaklaştırdık. Tümörünü çıkarttık. O tümör şu an incelenmekte. Yüzünün de yanak kısmındaki bütün kıllı bölgeyi çıkartıp kasık bölgesinden aldığımız deri yamasıyla, deri aşısıyla onarımını yaptık. Şu an yüzünde alın bölgesinde bir lezyonu kaldı. Ufak tefek burun ve dudak kenarında var. Onları da inşallah önümüzdeki seansta, seanslarda yapacağız. Tedavisini bu yönde sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
Yoğun bakım ünitesinden çıkan baba Yaşar Kanlıbaş'ı da ilk kez İhlas Haber Ajansı görüntüledi. Güçlükle konuşabilen Yaşar Kanlıbaş, “Ben yola çıktım, fark etmediğimiz bir otomobil bana çarptı. Aklım çocuktaydı. Benim durumum kötü. Çocuğuma üzülüyorum, her şeye üzülüyorum” dedi.
REFİK FİDAN