Murat Köse, 'Doping yapana hapis cezası verilsin'
Eski Kırkpınar ağası Çanlı işadamı Murat Köse, 'Yağlı Güreş Federasyonu' kurulması gerektiğini söyledi.
652. Tarihi Kırkpınar Güreşleri ile ilgili bir basın açıklaması yapan 1990 yılı Kırkpınar ağası Murat Köse, "Benim iddiam net ve sabitti. 652. Tarihi Kırkpınar Güreşleri'nde doping yapıldığını söylemiştim. Haklılığım ortaya çıktı. Keşke ben haklı olmasaydım da ata sporumuz yağlı güreşin büyük tarihine bir kara leke düşmeseydi. Bugünleri de gördük. 24 yıldır Kırkpınar'a gidip geliyorum. Böyle seviyesiz bir yıl yaşamadık. Spor Bakanımız Sayın Suat Kılıç ve Güreş Federasyonu Başkanımız Sayın Hamza Yerlikaya yağlı güreşteki bu rezalete derhal el atmalı ve sorumluları cezalandırmalıdır. Bu yetmez. Doping yapan sporcuya 2-3 yıl gibi müsabakalardan men cezası da yetmez kesinlikle hapis edilmeleri lazımdır. Ancak bu şekilde caydırıcı olur” dedi.
Kırkpınar ağası Süleyman Mecek'in, pehlivanların doping yapmalarının kesinleşmesi halinde ağalık için verdiği parayı geri isteyeceği hatırlatılan Köse, "Bu genç ağamızın ağa seçilmek için uzaktan kumandayla idare edildiğini biliyoruz. Uzaktan kumandayla ağalık olmaz. Ağanın, ağırlığıyla, bulunduğu çok önemli yeri hak etmesi lazımdır. Mesela 5 yıl arkası arkasına ağalığı başarıyla yapan Seyfettin Selim, hem bulunduğu mevkiin hakkını veriyordu, hem de yardımsever kişiliği, üniversite yaptırarak, okullar, camiler yaptırarak devletimize bağışlamasıyla hayırseverliğini gösteriyordu. Son ağalık ihalesinde de 500 bin liraya kadar çıkmıştı. Her şey para mıdır? Elbette değildir. Böyle olmadığı da görülmüştür. Yeni ağanın ağalık için verdiği parayı geri isteyeceği söyleniyor. Böyle bir şey olur mu? Süleyman Mecek ağa seçilmiştir ve verdiği parayı geri isteme hakkı yoktur. Hiçbir gerekçe Mecek'i haklı çıkarmaz. Oysa Seyfettin Selim Ağamız kişiliğiyle, kimliğiyle 5 yıl oturduğu ağalık makamının hakkını vermiştir. Son ağalık ihalesinde de 500 bin liraya kadar yükselmişken Edirne Belediye Başkanı ve komisyonun ağalığı tekrar Seyfettin Selim'e vermeliydi. Şöyle bir örnek vereyim isterseniz; kamu kurumları ihale yapar, 10 müteahhit firma ihaleye girer, çeşitli fiyatlar verirler. Ama ihale her zaman en düşük fiyat verenin üzerinde kalmaz. İhale komisyonu en düşük fiyat veren firmanın seceresini çıkarır, o işi yapıp yapamayacağına bakar, yapamaz kanaatine varırsa bir başka firma daha fazla fiyat vermiş olsa dahi ihaleyi o firmaya verir. Edirne Belediyesi de ağalık ihalesinde böyle bir kıstas uygulamalıydı. 300 bin liralık bir fark için ağalığı hakkıyla yapacak olan Seyfettin Selim'den aldı, uzaktan kumanda ile idare edilen Süleyman Mecek'e verdi. Ne kadar yanlış bir şey yaptığını da Mecek'in ‘Ben paramı geri isterim' demesiyle anladı. Ama yanlış hesap Bağdat'tan döner. Sayın Sedefçi ağalık parasını kesinlikle iade etmemelidir ve Mecek bunu yapamıyorsa Sedefçi yapmalı ve Kırkpınar ağalığının şerefini korumalıdır” dedi.
Kırkpınar'ın içinde bulunduğu durumun içler acısı da vurgulayan Köse, “652. Tarihi Kırkpınar güreşlerine 66'sı başpehlivan olmak üzere 1687 pehlivan katılmış. Türkiye'de ata sporumuz yağlı güreşi yapan 2000'i aşkın pehlivanımız var. 100-200 sporcusu olan spor dallarında bile federasyonlar varken, 2000'i aşkın güreşçinin kıspet giydiği ata sporumuz yağlı güreşin bağımsız bir federasyonu olmaması hem doping meselesini, hem de ağalık tartışmalarını her zaman gündeme getirecektir. Bundan kurtuluşun tek yolu 'Yağlı Güreş Federasyonu' kurulmasıdır. Bu federasyonun başına da vakti, nakdi ve beyin jimnastiği yapacak kapasitesi olan güreşsever insanlar getirilmelidir. Tek çare budur” diye konuştu