Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, Gezi Parkı eylemlerinde hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın ölümüyle ilgili bir televizyon kanalında yaptığı ve çok tartışılan açıklamalarının yanlış anlaşıldığını ve hala bir takım medya organlarında bu yanlış anlaşılmanın sürdürüldüğünü kaydetti.Düzenlediği basın toplantısında, yöneltilen sorular üzerine Ali İsmail Korkmaz olayını anlatan Tuna, bu durumu tamamen bir teşkilata mal etmenin haksızlık olacağını ifade etti. Vali Güngör Azim Tuna "Hadisenin yaşandığı zaman biliyorsunuz Ali İsmail adlı öğrencimiz hastaneye gidiyor, eli sopalı 5-6 sivil kişi tarafından saldırıya uğradığını ifade ediyor. Yine aynı şekilde karakola avukatıyla gittiğinde de bu ifade ediliyor. O ana kadar burada polis yönelik bir ithaf yok. Yani böyle bir şey yok. Biz tabii ki polisimize yönelik sahip çıkarken, bir ifadede bulunurken, polis yapmadı derken, bunu biliyoruz, çünkü işin içindeyiz. Bunun arkasında olduğumuzu söylerken de hep bu düşüncelerle hareket ettik. Ama takdir edersiniz tabi ki devlet memuru hem görevdeyken de aslında dikkat etmeli kendisine, görev dışındayken, özel hayatında da yaptıklarından sorumludur. Yani orada sivilde olsa, sivil vatandaşların arasına karışmış olabilir, nitekim memur olduğu da ortaya çıktı ve gerekende yapılıyor dedik. Şuanda tutuklandı da. Ama bu insanı sorumluluktan kurtarmıyor, ama yapacağınız bir şey yok. Bunu tamamen bir teşkilata, kuruma mal etmek bu belki haksızlık olur. Çünkü polisimiz bize her zaman lazım. Bugünde, gelecekte de bizim, bu ülkede yaşayan milyonlarca insanın can güvenliğinin, huzurunun, asayişinin, kamu düzenin bir garantisi olması gereken, bu şekilde görev yapması gereken bir kurumumuzdur. Onlar zaten kendi başlarına çalışmıyorlar, kanunlar doğrultusunda çalışıyorlar, bize ve adli mekanizmaya bağlı olarak çalışıyorlar. Bunun dışında keyfi davranışlarda bulunmaları söz konusu değil, zaten bununda hesabını herkes verir, nitekim veriyor” dedi.

“ÇOCUKLARIMIZI POLİSLE KARŞI KARŞIYA GETİRENLER HİÇ Mİ SUÇLU DEĞİL?”
‘Gelinen noktada kamuoyunun vicdanının rahatladığını düşünüyorum' diyen Vali Tuna, şunları söyledi:

“Yani o gün o görüntüler polisimiz tarafından hemen toplanarak adli mekanizmaya teslim edilmiştir. O noktada bir karartma, gizleme hadisesinin yapılması söz konusu değildir. Ama oradaki bir işyeri sahibi tarafından yapılan bir müdahale sonradan teknolojik imkanlarla geri getirilerek olayın çözülmesi sağlanmıştır. Bu konuda devlet gerçekten büyük gayret sarf etmiştir ve bu olayın çözülmesi, yargının doğru karar vermesi noktasında elinden geleni yapmıştır. Buna gerçekten seviniyoruz. Ama üzücü bir olay, neticede bir gencimizi kaybettik. Bunun içinde yürekten üzülüyoruz. Dileğimiz böyle şeylerin tekerrür etmemesidir. Fakat bir tarafta da şöyle düşünmüyor değiliz. O çocuklarımızı polisle karşı karşıya getirenler de hiç mi suçlu değil? Gördük, bütün fotoğraf karelerinde, görüntülerde bu belli oluyordu zaten. Bu provokasyonları yapanlar, ellerinde olan taşlarlar. Olay ön saflarda olmuyordu hemen geri çekilip, kalabalığa karışıp gidiyorlardı ve polisle gençlerimizi karşı karşıya getiriyorlardı. Bir taraftan bunları da görmek lazım. Onlarında bu işte suçu günahı var, bunu da unutmamak lazım. Kamu görevi yürüten insanlar olarak bizim tabi daha dikkatli olmamız lazım. Verdiğimiz kararlarda, söylemlerimizde mutlaka daha dikkatli olmamız gerekiyor, bununda bilincindeyiz. Varsa bir yanlışımız bundan da dönmeyi biliriz.”

KADİR ÇETİN