Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'de yaşananları görmeyenlerin Türkiye'nin bir savaşın içerisinde yer alacakmış gibi algı oluşturmaya çalışmasının kabul edilemeyeceğini söyledi.Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ankara Esenboğa Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında Suriye'ye olası müdahaleyi değerlendirdi. Suriye'de yaşanan gelişmelerle ilgili başından itibaren görüşmelere devam ettiklerini dile getiren Davutoğlu, Suriye'de o acı tabloların ortaya çıktığı gün BM Genel Sekreteriyle ilk görüşmeleri kendisinin yaptığını söyledi. Bakan Davutoğlu, Milli Güvenlik Kurulu'nun hazırlık toplantısında da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a gelişmeleri aktardığını belirterek, “BM'yi olağanüstü toplantıya çağıran ilk ülkelerden birisi olduk. Suriye'deki BM ekibinin yetkisinin genişletilmesi ve sahasının genişletilmesini talepte bulunan 37 ülke arasında o taleplerin oluşması açısından ön alan ülkelerden biri olduk” dedi.

“KİMYASAL SİLAH KULLANILDIĞI YÖNÜNDE İSTİHBARİ VERİLER VAR”

Süreç içerisinde bütün taraflarla görüştüklerini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
“Bir taraftan Suriye'nin Dostları Grubu için etkin rolü olan ABD, İngiltere, Fransa, İngiltere, Almanya ve İtalya gibi ülkelerle yüz yüze görüşmeler yaptım. Danimarka gibi birçok ülkelerle telefon görüşmeleri gerçekleştirdik. Diğer taraftan da Rusya ve İran Dışişleri Bakanlarıyla görüştük. Bütün meselemiz delileri karartacak gelişmeler olmadan BM heyetinin oraya ulaşmasıydı. Bütün çabamız bu yöndeydi ancak bu yönde maalesef çok geç adım atıldı. Suriye rejimi uzun bir süre bekleyerek 3-4 gün sonra cevap verdi. Bunun deliller üzerinde yaptığı etki hep sual uyandırdı ve eldeki çok kuvvetli istihbaratlar var. Hem kimyasal silah kullanıldığı hem de özellikle atım vasıtaları üzerinden ancak rejimin kapasitesiyle mümkün olabileceği yönünde çok kuvvetli istihbaratlar var. Bunları hep kendi aramızda paylaştık. Türkiye'nin istihbarı kaynakları var. MİT ve bütün istihbarı imkanlarla bunları muhataplarımızla paylaştık. Ayrıca bu hafta içinde biliyorsunuz İstanbul'da 11 ülkenin katıldığı rektörler toplantısı yapıldı. Diğer taraftan da Askeri yetkililer Amman'da bir araya geldi.”

“100 BİN İNSAN ÖLDÜ BUNUN SORUMLUSU DA SURİYE REJİMİ”

Kamuoyuna “birilerinin bir planı var Türkiye bu planın içerisinde öyle veya böyle yer alacak gibi” bir algının oluştuğunu ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Başından itibaren Suriye ile ilgili en aktif diplomasiyi biz yürüttük. Durumun bu haline gelmemesi için. Beşar Esad nezdinde en aktif diplomasiyi 10 ay biz yürüttük. Kimse Beşar Esad ile konuşmazken. Buna Rusya ve İran'da dahil. Daha sonra Arap Ligiyle birlikte en aktif diplomasiyle acaba bu sözü dinlemeyen rejimin akıttığı kan nasıl durdurulur diye niye en önde diplomasiyi biz yürüttük. O günlerde Türkiye niçin bu kadar öne çıkıyor diye eleştirenlerin şimdi sanki Türkiye'den bir talep gelecekte Türkiye bir savaşın içerisinde yer alacakmış gibi bir tavır takınmaları da anlaşılmaz. Daha sonrada Suriye'nin Dostları Grubu içinde BM içinde bizi hem insanı bakımdan hem stratejik bakımdan doğrudan etkileyen konularda hep öncü bir diplomasiyi yaptık. Kimyasal silahlar konusunda da çok açık söylüyorum; Türkiye hiçbir zaman hiçbir şekilde bir çatışmanın tarafı olmamak için son 2.5 yıldır da bütün çatışma alanlarında da hep buna çaba sarf etti. Ama şuanda bizi eleştirenler şunu görmesi lazım. Suriye'de kimyasal silah kullanıldı. Yüzlerce binlerce insan bundan öldü. Sanki Türkiye'nin veya bu konuda kaygı duyan ülkelerin kararlarıyla bir savaşa girilecekmiş gibi intiba vermek isteyen başta anamuhalefet partisi olmak üzere şuna fark etmeliler ki yüz bin insan öldü bu topraklarda. Yüz bin insan öldü bunun sorumlusu da Suriye rejimi.”
Bütün diplomasiye rağmen yüz bin insanın öldüğünü dile getiren Davutoğlu, Suriye'de yaşananları görmeyenlerin Türkiye'nin bir savaşın içerisinde yer alacakmış gibi algı oluşturmaya çalışmalarının kabul edilemeyeceğini söyledi. Davutoğlu, “Bu kanlı rejimin insanlık dışı bu barbarca saldırıları duruncaya kadar bölgede huzur yok. Komşuları olarak bize de huzur olması mümkün değil. O bakımdan ne yapılması gerekiyorsa sürekli bir istişare halinde en doğru kararı, en doğru politikayı devreye sokmak için büyük bir çaba sarf ediyoruz. Bu çabayı da inşallah en doğru bir yol haritasıyla bir şekilde neticeye ulaştırmaya kararlıyız. Yürüttüğümüz istişareler ortak bir çaba ile bu kan nasıl durdurulur ve kimyasal silah kullanımı nasıl en etkili şekilde cezalandırılır ki kimse buna cesaret edemesin bir daha. Bunun çabası içerisindeyiz” diye konuştu.

Akan kanın durması için telefon diplomasisine bu akşamda devam edeceklerini vurgulayan Davutoğlu, bundan sonrada en doğru kararı almaya çalışacaklarını belirterek, “Alınmış bir kararı Türkiye uygulayacak değil” dedi.

AHMET UMUR ÖZTÜRK
ANKARA