Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Çözüm sürecini AK Parti'li vekiller de bilmiyor'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Çözüm sürecini AK Parti milletvekilleri de bilmiyor' dedi.
İstanbul'da Çekmeköy Sanayici ve İşadamları Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, çözüm süreci hakkında konuştu. CHP lideri, “Çözüm sürecinin ne olduğunu ben bilmiyorum. Bilen varsa anlatırsa ben çok mutlu olurum. Hükümetin getirdiği demokratikleşme paketini de biz bilmiyoruz. Bir ülkeye demokrasi getireceksiniz ama halkın haberi olmayacak. Böyle bir şey olmaz. Halktan habersiz demokrasi mi olur” dedi. "Çözüm süreciyle ilgili bilgileri bu ülkenin insanı Kandil'den öğreniyor" diye devam eden Kılıçdaroğlu, "Ayıp olan bu zaten. 76 milyon insanın oraya bakmasına siz ortam hazırlıyorsunuz. Ne olduğunu kimse bilmiyor. Pazarlıklar yapılıyor ama kimse bilmiyor. AKP milletvekilleri de bilmiyor. 5 kişi biliyor 6'ncı kişi yok" ifadelerini kullandı.
“HÜKÜMET SURİYE'Yİ İYİ OKUYAMADI”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin Suriye'yi iyi okuyamadığını savunarak, “Suriye'yi okuyamayan, dünya dengelerini bilmiyor demektir. Suriye'nin Rusya için ne kadar önemli olduğunu nasıl olur da Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümeti bilmez” dedi.
Kılıçdaroğlu, Çekmeköy Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇEKSİAD) üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Çekmeköy'de gerçekleşen kahvaltıya Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra CHP Grup Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, ÇEKSİAD Başkanı Erdal Albayrak ve Çekmeköylü işadamları katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Türkiye'de yeni bir siyaset anlayışına ihtiyaç olduğunu söyleyerek “Kavgaya etmeyen, halkına hesap vermeyi namuslu görev kabul eden, harcadığı her kuruşun hesabını veren bir siyaset anlayışına ihtiyacımız var. Türkiye'yi ayağa kaldırmamız lazım. Bunun yolu kısır çekişmeler değil. Kısır çekişmelerden bir tanesi; Biz son 20-25 yılımızı bir türban olayıyla götürdük. Bütün enerji oraya gitti” dedi. Türkiye'nin dış politikasının barış eksenli olması gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, “Savaş eksenli bir dış politika olmaz. Bakın şuan da Türkiye kapısını çalacağı bir tek komşusunu bırakmadı. Suriye, Irak, Mısır, İran. Olmaz. Suriye konusunda hükümeti uyardık. ‘Yapmayın. Bu dış politika size hayır getirmez' dedik. Dünyada yalnız kaldık. Bir ülkenin dış politikası, o ülkenin çıkarları üzerine inşa edilir. Hükümet Suriye'yi iyi okuyamamıştır. Suriye'yi Libya gibi zannetti. ‘Gideriz arkadan hançerleriz. Onuda temizleriz'. Suriye'yi okuyamayan dünya dengelerini bilmiyor demektir. Suriye'nin Rusya için ne kadar önemli olduğunu nasıl olur da Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümeti bilmez? Asıl sorulması gereken soru bu” şeklinde konuştu.
Toplantıda sanayici ve işadamlarından gelen soruları da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Anayasanın özgürlükçü olması lazım, demokrasiyi güçlendirmesi lazım. Böyle bir anayasa için biz her türlü katkıyı veriyoruz. Hatta yeni hükümler de eklenmesini istiyoruz. Daha özgürlükçü, daha demokratik bir anayasaya bu ülkenin ihtiyacı var. Ama biz anayasa değişiklik isterken, kurucu iradenin korunmasını istiyoruz. Anayasanın ilk üç maddesinin korunmasını istiyoruz. Biz bu ülkenin kurucu iradesine saygı gösteririz. 48 maddede büyük ölçüde anlaşma sağlandı. Ama 12 Eylül askeri yönetiminin getirdiği darbe hukuku değişmedi. Darbe hukukunu değiştirsen ne olur. Anayasa önemlidir ama anayasa kadar önemli olan Türkiye'de demokrasinin önünü tıkayan darbe yasalarıdır” dedi.
Koç Grubu'nun şirketlerini incelemek için 200 müfettişin görevlendirildiği iddialarını da değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, “Denetimin siyasallaşmaması lazım. İntikama dönüşmemesi lazım. Sermaye ürkektir. Türkiye'nin en büyük sermaye kuruluşuna 500 müfettiş ordusuyla baskın yapmak doğru değil. Bu ekonomide ayağına kurşun sıkmak demektir. Böyle bir şey yanlıştır. Bizim kendi düşüncemiz, vergi denetimini özgür kılmaktır, özerkleştirmektir, siyasi iradenin dışına çıkarmaktır. Bizim arzumuz onun daha fazla üretim yapmasıdır. Ama siz müfettiş ordusunu görevlendirip, polisle baskın yaparsınız bunlar doğru değil. Mesleğe girdim 1971'den parlamentoya girdim andan itibaren Başbakan'ın aldığı aylıktan çok daha fazla aylık aldım. Milletvekili seçildiğim gün mal varlığımı kendi internet siteme koydum. Tamamı helal, tamamı alın teriyle kazanılmış. Karımın yüzüğünü bile koydum. Mal varlığından biz utanmayız ki. Keşke herkesin mal varlığı çok daha fazla olsa. Ama alın teriyle kazanılacak, helal olacak” diye konuştu.
Konuşmasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na hediye ve plaket takdim edildi.
HAKKI ÖZ