Çoğunlukla yeni doğan döneminde ve hemen sonrası ilk aylarda belirlenebilen kafatası şekil bozuklukları kafatasının gelişimini ve bazı hastalarda beyin gelişimini önemli ölçüde etkilemektedir. Anadolu Güney Bölgesi Kamu Hastaneler Birlik Genel Sekreterliği - Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Doç. Dr. Tufan Hiçdönmez “Kafatası, sütür adı verilen büyüme çizgileri ve bıngıldak denilen yapılar aracılığı ile büyüyüp şekilleniyor. Bu büyüme ve şekillenme büyük oranda ilk bir yıl içinde oluyor. Herhangi bir büyüme çizgisinde görülen kapalılık o bölgedeki kemiklerin büyümesini engellediği için kafatası değişik bozuk şekiller giriyor. Bu şekiller içinde uzun kafa (skafosefali), üçgen kafa (trigonosefali) gibi şekil bozuklukları en sık gördüklerimiz oluyor. Bu bebekleri en erken dönemde görmeyi istiyoruz, çünkü ne kadar erken müdahale edilirse şekil olarak daha iyi sonuçlar alınmaktadır. Bir yaşından sonraya bırakılmamalıdır. Bu yüzden, her branştan hekime ve sağlık çalışanına teşhis ve yönlendirme aşamasında görev düşüyor” dedi.

"BU KONU ZEKA İLE İLİŞKİLENDİRİLMEMELİ"

Bu erken kapanma ve şekil bozukluklarının tam olarak zeka ile ilişkilendirilmemesi gerektiğini açıklayan Doç. Dr. Hiçdönmez, "Bunların çoğunluğu sadece şekil bozukluklarından ibaret, kozmetik sorunlardır. Ancak çocuklarda ve sonrasında görüntü de kuşkusuz çok önemli. Bazı hastalarda kafa içi basıncının yüksek olduğu bilinmektedir. Kafatası şekil bozukluklarında tedavi süreci bir yaşından önce tek ameliyat ile sonuçlandırılıyor. Ameliyatın ilk bir yıl içinde, tercihen ilk 6 ay içinde yapılmasında fayda vardır. Bu konuyu Hastanemizde Çocuk Beyin Cerrahisi ve Plastik Cerrahi çerçevesinde bir ortak Kraniofasyal Grup olarak değerlendiriyoruz" diye konuştu. Dr. Hiçdönmez, "Pozisyonelplagiosefali diye tabir edilen hep aynı yöne bebeklerin yatırılmasından kaynaklanan basıklık da şekil bozukluğuna neden olmaktadır. Bunların erkenden tanınıp uygun yönlendirme ile önlenmeleri de çok gördüğümüz ve düzelttiğimiz bir bozukluktur" dedi.