Davutoğlu, 'Ermenistan ile ilişkilerimizin normalleşmesine önem veriyoruz'
Davutoğlu, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine büyük önem verildiğini söyledi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine büyük önem verildiğini, İsviçre'nin de ilişkilerin normalleşme sürecine yönelik büyük çaba sarfettiğini söyledi.İsviçre'nin Başkenti Bern'de mevkidaşı Didier Burkhalter ile ikili görüşmeler yapan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Bern'deki T.C Büyükelçilik rezidansında Türk basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.Son dönemlerde İsviçre-Türkiye ilişkilerinin iyi bir ivme yakaladığına değinen Davutoğlu Didier Burkhalter ile kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdiklerini dile getirdi.İsviçre'nin Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşme sürecine yönelik büyük çaba sarfettiğini ve bugünün de daha önce İsviçre'de yapılan protokol anlaşmasının 4. yıldönümü olduğunu anımsattı ancak ziyaretin bununla bağlantılı olmadığını vurguladı.İsviçre tarafının, görüşmeler esnasında Türkiye'nin Suriyeli mültecilere yönelik gösterdiği insanı yardım ve çalışmaları takdir ettiğini vurguladığını dile getirerek, mevkidaşının önümüzdeki aylarda gerçekleşecek Türkiye ziyaretinde iki ülke ilişkilerini derinleştirmek istediklerini söyleyen Davutoğlu, "Bugün iki heyet olarak ve Dışişleri Bakanları olarak Türkiye ile İsviçre arasında ilişkilerin özünü ve formatını daha ileriye taşıyacak yeni bir stratejik işbirliği çerçevesi oluşturma kararı verdik" dedi. Konu üzerinde önümüzdeki aylarda çalışmalarını sürdüreceklerini ve İsviçre Dışişleri Bakanı Burkhalter'in Türkiye ziyaretinde stratejik iş birliği çerçevesinde iki yıllık bir eylem planı konusunda mutabakat sağlamayı planladıklarını anlatan Davutoğlu, söz konusu planla iki ülke stratejik iş birliği niteliği taşıması için bir süreç başlatacaklarını, bunun çok önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
Türkiye ve İsviçre'nin birçok konuda birlikte çalışmalar yürüttüğüne değinen Davutoğlu, iki ülkenin de Avrupa Birliği ve transatlantik konularda çok özel gündemleri bulunduğunu söyledi. Davutoğlu, Türkiye'nin üyelik perspektifi olan bir ülke olduğunu ve İsviçre'nin de AB üyesi olmamasına rağmen AB ile çok sıkı çalışmalar içinde olan bir ülke olduğunu belirterek görüşmelerde üç ana alanda yeni bir ivme katmaya karar verdiklerini ifade etti.Davutoğlu, ilişkileri finansal-ekonomik iş birliği alanında genişleteceklerini, üst düzey siyasi ziyaretleri artıracaklarını ve kültürel anlamda kurumlar arasında birçok faaliyeti başlatacaklarını bu çerçevede de özellikle üzerinde durdukları konuların başında İsviçre'nin gelecek yıl Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) dönem başkanlığı olduğunu belirtti. Davutoğlu, İsviçre'nin AGİT dönem başkanlığı döneminde uygulamak istedikleri fikirleri paylaştığını, kendilerinin de bu çalışmalarla ilgili düşüncelerini ilettiğini, yine bu bağlamda Dağlık Karabağ sorunu ve Güney Kafkasya'daki gelişmelere de özellikle değindiklerini bildirdi.
Ortadoğu, Balkanlar ve AGİT'le ilgili diğer konuları da görüştüklerini ifade eden Davutoğlu, uluslararası örgütlerdeki iş birliği, G-20 Zirvesi'nin Türkiye'de yapılacak olması konularını da kapsamlı şekilde ele aldıklarını aktardı.
"İSVİÇRE İLE TATLI REKABET YAŞADIK"
Son dönemde İsviçre'nin Cenevre şehri ile İstanbul'un, BM Dünya İnsani Zirvesi'nin gerçekleştirileceği yer konusunda tatlı bir rekabet yaşadığını ve sonunda İstanbul'da karar kılındığını anlatan Davutoğlu, bu konuda bir yarışın içinde olunmasına rağmen birlikte çalışmaya da hazır bulunduklarını ifade ettiklerini söyledi. Davutoğlu sözlerinin devamında, "Dolayısıyla 2014 İsviçre‘nin AGİT dönem Başkanlığı, 2015 Türkiye'nin G-20 evsahiplği ve 2016 yılında da yine BM Dünya İnsanı zirvesine ev sahipliği yapacak olması dolayısıyla çok geniş uluslararası işbirliği alanımız var" diye konuştu.Her iki ülkenin uluslararası alanlarda arabuluculuk ve insani çalışmalar ve çaba sarfeden ülkeler olduğunu anlatan Davutoğlu, insanı çalışmalar ve arabuluculuk konularında bundan sonra da iki ülke arasında kurumsal etkin koordinasyon yapmaya karar verdiklerini, iki ülkenin geniş alanda ortak perspektife sahip olduklarının altını çizdi. Davutoğlu önümüzdeki dönem Türkiye-İsviçre ilişkilerinin gerçek işbirliği niteliği kazanacağından emin olduklarını vurguladı.Davutoğlu, Suriye ile ilgili konuların gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine, geçen iki ay içinde iki kez İsviçre'ye geldiğini ve iki ziyaretinin de Suriye'deki mülteciler sorunuyla ilgili olduğunu çok detaylı olarak mevkidaşı ile Suriye meselesini de konuştuklarını belirtti. Davutoğlu, "Bundan sonraki süreçte atılacak adımlar 2. Cenevre Konferansı da dahil olmak üzere, kimyasal silahların tasfiyesine dönük çalışmalar da olmak üzere kapsamlı bir istişare yaptık. Ama esas odaklandığımız konu insani yardımlar konusu oldu. Ben, İsviçre tarafından gördüğümüz anlayıştan memnun oldum. Bir kaç ay sonra mevkidaşım Türkiye'ye gelecek. Bundan sonra bu konularda daha fazla iş birliği yapacağız" diye konuştu.
"TÜRKİYE ERMENİSTAN İLİŞKİLERİNİN NORMALLEŞMESİNE ÖNEM VERİYORUZ"
Türkiye Ermenistan ilişkileri üzerine de açıklamalarda bulunan Davutoğlu şunları söyledi:"Biz, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine önem veriyoruz. Ama bunun tabii kalıcı olabilmesi için Güney Kafkasya'daki sorunların da başta Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Karabağ sorunu olmak üzere çözüme kavuşturulması ve Azerbaycan topraklarındaki işgalin sona ermesi lazım. Dolayısıyla İsviçre'nin samimi çabalarına, gayretlerine müteşekkiriz. Biz de 4 sene önce burada bu protokolün başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi için çok ciddi çabalar sarfettik. Ümit ederiz, tabii bunlar gündemden tümüyle düşmüş değil. Ancak Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin aldığı karar, daha sonra bölgede ortaya çıkan tansiyon dolayısıyla uygulamak imkanı olmadı. Şimdi bazı üretici fikirler, yeni düşüncelerle bunu geliştirmeye, mesafe almaya çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemde bu konudaki çalışmalarımızı artıracağız. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi halinde, tabii Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerine paralel olarak zaten bahsi geçen konuların çoğu belli bir çözüm çerçevesine oturacak."2015 yılında Cenevre'de bir anıt açılmasının söz konusu olduğunu hatırlatılarak, bu konunun görüşmelerde gündeme gelip gelmediğine yönelik soruyu yanıtlayan Bakan Davutoğlu, bunu konuştuklarını, daha önce Burkhalter'e kendisinin iki mektup yazdığını söyledi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Bugün de çok dostça bunları paylaştık. Bu konuda da en uygun bir formül üzerinde çalışma konusunda mutabık kaldık. Bu konudaki kararlılığımızı ve kaygılarımız gayet iyi biliyorlar. Çok dostça bu konuları ele aldık" dedi.