Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı ve İstanbul Araştırmaları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Bozlağan, “İstanbul'da yaşayanların hayatını kolaylaştıracak radikal çözümlerin geliştirilmesi ve kararlı bir şekilde uygulanması hem sosyal hem psikolojik hem de ekonomik bir mecburiyettir” diyerek, önemli açıklamalarda bulundu.Prof. Dr. Bozlağan, “İBB'nin 100 km'nin üzerinde raylı sistem yatırımına, yenilenen otobüslere, her gün 700 bin kişinin kullandığı metrobüse, deniz yolculuğunun özendirilmesine, modernleştirilen otopark hizmetlerine, EDS'ye, yeni yollara, tünellere, sayısız köprülü kavşağa, sıklaştırılan denetimlere, OGS ve HGS'ye rağmen şehrin ulaşım sorununda hissedilir bir rahatlama ne yazık ki görülmüyor” dedi.
“TRAFİKTE ÇOK BAŞLILIK KALKMALI”
Prof. Dr. Recep Bozlağan, açıklamalarının devamında “İstanbul'da köprü ve otoyollardan Karayolları Genel Müdürlüğü, trafik yönetimi ve denetiminden Emniyet Genel Müdürlüğü, trafik altyapısının oluşturulmasından ise genel anlamda İBB sorumlu. Trafik konusunda ise şehirde çok başlı bir yapı söz konusu. Bu çok başlılık sebebiyle trafik yoğunluğunun en fazla olduğu pik saatlerde köprülerde ek şerit ve toplu taşımada sefer sıklaştırma dışında hiçbir alternatif tedbir alınamamakta. Oysa halkın pik saatlerde köprü ve otoyol gişelerine yığılmasını önleyecek tedbirler devreye sokularak trafik sıkışıklığı önemli ölçüde azaltılabilir. Sözgelimi sabah 05.00-07.00 saatleri arasında köprü ve otoyol gişelerinde %50 veya daha yüksek oranda indirim yapılabilir.

Aynı uygulama 10.00-12.00, 15.00-17.00 ve 22.00-00.00 saatleri arasında da yapılabilir. Böylece halkın pik saatlerin öncesinde ve sonrasında köprü ve otoyollara yönelmesi teşvik edilmiş olur. Benzer şekilde yine pik saatler olan 07:00-10:00 ve 17:00-22:00 saatleri arasında metro, tramvay, füniküler, otobüs, dolmuş, minibüs, vapur, deniz otobüsleri, deniz motorları ve diğer toplu taşıma araçları ücretlerinde ekstra yüzde 50 indirim sağlanabilir” derken, açıklamalarının devamında, “Her iki yaka arasına özellikle köprülerin yan veya alt kısımlarına monte edilecek teleferik hatları da trafiğin rahatlanmasına katkı sağlayabilir. Mecidiyeköy-Zincirlikuyu-Altunizade-Kısıklı-Ümraniye, Beşiktaş-Yıldız-Altunizade-Kısıklı-Ümraniye, Kavacık-4. Levent, Kavacık-Maslak hatlarında inşa edilecek yüksek kapasiteli teleferiklerle günde onbinlerce kişi taşınabilir” diye konuştu.
“KÖPRÜLERİN YÖNETİMİ İBB'YE DEVREDİLMELİ”
Köprülerin İBB'ye devredilmesi gerektiğini de belirten Prof. Dr. Bozlağan, “İstanbul'un ulaşım sorununun çözüme kavuşturulması için çok başlılığa son verilmeli ve önce Boğaziçi Köprüsü ve bütün bağlantı yolları, üçüncü köprünün yapılmasından sonra da Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve bağlantı yolları İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne devredilmeli. Çünkü ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi köprü gişelerinin sayısını azaltarak huni etkisini ortadan kaldırma, otoyol gişelerini taşıyarak çevre yollarında tıkanıklığı önleme, köprü ve otoyol ücretlerinde alternatif tarifeler uygulama ve diğer toplu taşıma araçlarındaki ücret tarifesini buna göre ayarlama ve teleferikleri inşa edebilme cesareti ve azmi gösterebilir” dedi.