"Et kokarsa tuzlanır ya tuz kokarsa " diye bir söz var.. kabaca, ilgili sorunun düzelme ihtimali olmadığını ifade için kullanılır..
Futbol federasyonu , Türk futbolu için giderek daha büyük bir sorun haline geliyor..
Emeklilik çizgisinde bir yabancı teknik adam, son derece genç ve istikbal vaad eden uluslararası çapta genç yeteneklerin oluşturacağı bir takımın başına getirilmekle, milli takımın turnuva performansı riske sokuldu, dünya klasmanında irtifa kaybedildi..
Gelişi ne kadar gizemli idi ise gidişi de ani ve gizemli oldu..
Bu tuhaf görevlendirmenin milli takıma ne getirdiği, federasyon kasasından ne çıkardığı da "federasyon" sırrı..
Beşiktaş'ın teknik adamının milli takımın başına getirileceği iddiaları dolaşımda, eğer öyleyse, bugünün ihtiyacından ziyade, çoktandır tasarlanmış bir planın parçası gibi..
Futbol Federasyonu Başkanı, iddia ihalesine girip, etik olarak ,dünya çapında bir eşiği atladı,.. bundan sonra futbol kumarında bir oyuncu olarak, federasyon başkanı titrini , uzun süre muhafaza etmesi mümkün değil,,, ihale sürecinin başından itibaren, futbolda "fuzuli şagil" konumunda ve koltuğu haksız olarak iktisabında tutuyor..
Medya gücü ile, bu gerçeğin üstünü örtemez ancak bir süre daha kamuoyunun çoğunluğunun dikkatinden saklayabilir..
Milli takımın mart ayında güçlü olmayan rakiplerle de olsa iki turnuva maçı var, başı boş devam edilemez, ..
Sonuç olarak , bu tabloda; Başkan, futbolun iddia tarafına geçer,
Beşiktaş teknik direktörü çift zamanlı/takımlı bir mesai mi yapar, yoksa "tazminatsız" " kendi isteği ile ayrılıp, "lezzetli bir mukavele" ile milli takımın başına mı geçer yakında anlaşılır..
Proje takım, Başakşehir'in başkanı , muhtemelen, 31 Mart seçimlerinde siyasete ara verip , federasyona , aile kontenjanından başkan olur..
Herkes erer muradına Türk futbolu çıkar kerevetine..!!!



Kemal Kara