Erdoğan , mahalli seçimlerde de her seçimde yaptığı gibi bütün şartları zorladı ve seçim yasaklarının son dakikasına kadar meydanlarda mücadelesini sürdürdü...
Akp 'nin oy sayısında açık bir kayıp gözükmüyor, ama, önemli İl merkezleri kaybedildi.
Erdoğan cansiperane mücadele ederken, etrafındakiler sadece gündelik retorikler ile idare ettiler..
Diğer taraftan, bu "etraf"'ın toplumun indinde ne kadar karşılıkları olduğu da şüpheli..
Bugüne kadar, Erdoğanın kişisel cerbezesinin siyasi nimetlerine ortak oldular..
Marjinal katkılarının ne seviyede olduğu, üç büyük şehire konulan, yıllardır iktidarın zirvelerinde görev yapmış "siyaset yorgunu" adayların , "nerdeyse siyasi mevta oluşlarından" görülüyor..
Anayasa referandumu sonucu yürürlüğe giren yeni rejimde ; sadece kişisel siyaset ile yol almak, özellikle de "iktidar yorgunu" bir siyasi hareket için kolay değil..
Unutulmaması gereken bir diğer nokta da, Erdoğan mahalli seçimlere, elde avuçta kalan , en iyi durumda olduklarını kabul ettiği adayları ile girdi..
Daha önce bu seviyede sorumluluk taşıyanlar, "metal yorgunu" olarak bir nevi "siyaseten ıskarta" edilmişlerdi..
Dünya siyaset tarihinde, en uzun süre ( an itibarıyla da böyle) en yüksek oranlarda halk desteğine sahip politik kimliklerin başında sayılan Erdoğan, bugün, kısmen kaybettiği siyasi gücünü ,- seçim yargıçlarının kararlarında -, geri almaya çalışıyor....
Geçmişte, ilk sayım sonuçlarına göre aldığı milletvekili mazbatasını, tercih sayısına yapılan itiraz sonucu , seçim kurulu kararı ile iade etmek zorunda kalmıştı,..
Bu defa , kendi mazbatası için değil, Akp İstanbul adayının lehine , ilk sonuçlara göre kazanan Chp adayının mazbatasını almaması için, mücadele veriyor, beyanlarına bakılırsa, "etrafı" kendisini seçimlerde hile yapıldığı konusunda , ikna etmiş..
Son yıllardaki seçimler/referandumlar furyasına bakılınca, sandıkların efendisi Erdoğanın , bu defa sandıkları tekrar, tekrar saydırması ve hatta sonucuna göre seçim iptalini bir opsiyon olarak masada tutmak zorunda kalması, kendisi ile ilgili bir duruma değil, akp'deki ağır metal yorgunluğuna işaret ediyor..

Ceyda Kazancı