Kılıçdaroğlu vakası , "can güvenliği ve hukuk güvenliği.".!! - 24/04/2019 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Kılıçdaroğlu " linç" saldırısına uğradı ve kendisine yumruk atan kişi ( Akp üyesi imiş..) , kısa bir gözaltı süresi sonunda salıverildi....
Savcılık, gözaltı süresinde tahkikatı derinleştirmedi, muhtemelen muhalefet liderinin Ankara'nın bir mahallesinde, bütün güvenlik otoritelerinin huzurunda , " fiilen dövülmesi ve yakılmaya tahrik ve teşvik organizasyonunu" vukuat-ı adiye'den saydı.... Daha geçenlerde, bir Avukat, İstanbulda , boğaz yolunda , kendisinin de aralarında olduğu yolcuların otobüsten indirilmelerinin nedenini sorunca, Cumhurbaşkanının korumalarınca saatlerce , hürriyetinden alıkondu, nöbetleşe dövüldü, ve sevkedildiği adli makamlarca , ev hapsine tabi tutulmak şartı ile salıverildi.. Cumhurbaşkanı güvenliği gerekçesi ile ağzı yüzü dağıtılan genç Avukat, düğün törenine katılan Cumhurbaşkanının, konvoyuna denk gelmiş ama kendisinin yüzünü dahi görememişti, dayak seanslarında fiziken ayrı mekanlardaydılar,,.. ama , her ihtimale karşı, tedbir için olsa gerek saatlerce darp edildi.... iktidar mensupları, "gerekli tedbirleri almadan" , şehit cenazesine katıldığı için , Kılıçdaroğlunu "ihmal" ile eleştirdiler.. Bu mantığa göre, şehit cenazesine katılmak başlıbaşına bir risk, "Devlet" güvenlik tedbirlerinden sorumlu değil, herhangi bir "ipsiz", ana muhalefet liderini darp edebilir,.. Zahiri neden de , Hdp seçmeninin chp ve millet ittifakı adaylarına büyük şehirlerde destek vermesi,, Bu nedenle,milletin %50'si "zillet ittifakı" etiketi ile halkın gözünde karalanıyor, "pkk işbirlikçisi" olarak hedefe oturtuluyor.. Halbuki yakın zaman önce, "açılım" , "çözüm" süreçlerinde, Hdp aracılığı ile, İmralı ile dirsek temasında Kandil'e kuryeler gönderilyordu.. Habur'da , sahra (çadır) mahkemeleri kurulup , "ayaküstü yargı kararları" ile, terör unsurları Türkiyeye giriş yapıyor, otobüsler üzerinden,"kahramanlık" görüntüleri veriyorlardı.. Suriye'ye , Türkiye içinden geçen teröristler, Obama ve terörist başı lehine sloganlar atıyorlardı.. Askeri garnizonların bayraklarına saldırılıyor, Valiler , steril demokratların itirazları üzerine," Emasya Protokolü" kaldırıldığı için, tek yetkili olarak, terör unsurlarına neredeyse, "eskort" görevi yapıyorlardı.. Hendekler, o "vurdum duymaz" dönemlerde kazıldı, sonrası malum.. Şimdilerde, ittifak kanadı, terörle mücadele bayrağını taşıyor, yukardaki kronoloji ile hiçbir ilgisi olmayan Kılıçdaroğlu ise "hain " ilan ve "linç" ediliyor.. Serbest bırakılan "yumrukçu" köyüne "tahtırevanla" mı döndü bilinmez, ama , Kılıçdaroğlunun "can güvenliği" ve "hukuk güvenliği" tartışmalı.. . Derya Sevimli |
|||||||||
|