Affı Şahane'ye mazhar olmak..!! - 05/11/2019 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Nazlı Ilıcak kısa süre önce Cumhurbaşkanına hitaben yazdığı dokunaklı mektup ile, fetö terör örgütü ile iltisakı/alakası nedeniyle yargılanmasından dolayı mağdur olduğunu ve hürriyetine kavuşmasında yardımcı olmasını istemişti..
Yargıdan ümidini kesip, yürütmenin başına müracaat etmesindeki garabet bir yana koyulsa da, " kişiye özel bir af" talebinde bulunmasının hukuki bir dayanağı bulunmuyordu... Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan af yetkisinin koşullarını da taşımıyordu, ne çok yaşlı, ne de kanuni terimi ile kocamış ve ne de ileri derecede bir sağlık problemi vardı.. Eski beraber güzel günleri bir kahvenin kırk yıllık hatırı gibi Cumhurbaşkanına hatırlatıyor, torunlarına olan hasretini de kırklama bir şeker tadında dile getiriyordu.. Son derece duygusal bir üslup ile adeta Cumhurbaşkanından şefaat diliyordu,.. İnsani konulardaki hassasiyetini her daim koruyan Cumhurbaşkanının bu mektuba bigane kalması beklenemezdi.. ama hukukun üstünlüğü ve kanunun amir hükümleri geerçeği ,bu duygu aleminde nereye konacaktı..?? Durum bu iken, Mahkeme Kararı imdada yetişti, adalet terazisi gibi değil de adeta kıl terazisi gibi çalışan İnfaz Kanunu ile , tutukluluk süresini mahkumiyet süresine mahsup edilerek Ilıcak'ın tahliyesine karar verildi.. Aynı davada yargılanan bir diğer demokrasi havarisi de, adeta , Ilıcak kararının yüzü suyu hürmetine, aynı gerekçelerle hürriyetine kavuştu..!! Yasal süreç devam ediyor, ama artık, yargılananlar özgür.. tutuklu yargılamanın infaza dönüşmesinin kısmen de olsa önüne geçildi.. Fetö illeti yüzünden yüzbinlerce kişi yargılanıyor.. hiç kimsenin "kendinden menkul mağduriyeti" için Cumhurbaşkanına, medyada yayınlanacak açık mektup yazmak lüksü yok, .. Ergenekon yargılamalarında da mağduriyetler yaşandığı iddiaları yaygındı, ( kimse dönemin muktedirlerine şekvacı mektuplar yazmadı.!!.) İşin ironik yanı, o dönemde bu sahte yargılamaları yapanlar da fetö iblisinin yetiştirmeleriydi.. Bu dönemde de aynı habis unsurlar ile bir şekilde ilişki içinde olup, Ergenekon yargılamalarına alkış/çanak tutanlar yargılanıyorlar.. İblis tayfası Tsk''nin itibarına saldırırken sempati dayanışması yapanlar bugün, benzer davalar ile, hürriyetlerinden oldular.., Sanki görünmez bir el, hem TSK'ni, hem de cemaat deccallarını tezgaha koydu, arada "rafine demokratlar".. niyazi oldular..!! "Bir daha hapishane duvarları olmadan gün yüzü görmeyeceğim" başlıklı kitabını ancak ve kaçak olarak yurt dışında yayınlayan yazarın tahliyesi,, kendisi ile ilgili öngörüsüsünde yanılmasına rağmen- çok iyi oldu.. "ileri demokrasi" tahminin ne kadar tuttuğunu kendisi bilir..!! Sinop Hapishanesinin duvarlarına vuran dalgalara bakıp, "görecek günler var daha, aldırma gönül aldırma" dizeleri ile ümidini kaybetmeyenler de geldi, geçti bu topraklardan.. Sonuçta, yaşayan görüyor...!! Feryal Güneş |
|||||||||
|