Cumhurbaşkanı, partisinin grup toplantısında, Kılıçdaroğlu'nun kendileri için en ideal ana muhalefet lideri olduğunu söyledi....
Bu nedenle de "Külliye"de ana muhalefete lider aramak gibi bir kaygısı olmadığını iddia etti..
Kılıçdaroğlu son zamanlarda, tank palet fabrikasının, Katar ortaklı kendisine meftun bir iş adamına bila bedel peşkeş çekildiğini ve dünyada yaygın terminolojide "yabancı bir devletin ordusunun işin içinde olması nedeniyle" , bu icraatın, "vatan hainliği" olarak tanımlandığını ileri sürüyor...
Son gurup toplantısında, adı geçen iş adamının Külliyede yapıldığını söylediği bir konuşmasına atfen, savunma işbirliği ortaklık anlaşmasına, bir başka Türk vatandaşının ismini vererek ve kimliğini de sorgulayarak,, kontenjan ortağı olarak monte edildiğini söyledi..
Kılıçdaroğlu, tank palet fabrikasının, Katar ordusu ile işbirliği anlaşmasına "işletme sermayesi" ve karşılıksız olarak konulup konulmadığını sorguluyor ve cevap istiyor,,..ana muhalefet olarak, Savunma sanayimiz envanterine dahil bir büyük stratejik üretim tesisinin, kanuni dayanaktan yoksun olarak elden çıkarılmasına itiraz ediyor..
Cumhurbaşkanı, ortada satış bulunmadığı, 25 yıllık bir işletme hakkının , Katar ordusu ve iki Türk işadamı ortaklığına , geçici olarak devredildiği açıklaması yapıyor..
Bir ara, 25 milyon dolarlık bir iyileştirme yatırımından bahsedildi, sonra bu argümandan vazgeçildi , koskoca Türkiye'nin neredeyse "hovarda bahşişi" sayılabilecek küçük bir iyileştirme bedeline ihtiyacı olmadığı gerçeğine varıldığı anlaşılıyor.. ( Katar ile dostluk muhabbetinde 400 milyon dolarlık uçak üç tekerlekli çocuk bisikleti gibi hediye edilebilirken, 25 milyon dolarlık bir yatırımın esamisinden ne olur, olsa, olsa dedikodu olur,..!!),
Kendi savaş uçaklarını yapma yolunda olan bir Savunma Sanayii'nin çapı ve iddiası içinde, bu rakkam "ayıp" denecek kadar önemsiz..
Kılıçdaroğlu, son günlerde, 15 Temmuzda, darbeci çetecilere direnirken, şehit ve gazi olanlara yardım için toplanan paraların ortada olmadığı ve bağış toplayan vakfın adresinin de sahte çıktığına dair yeni bir iddiayı dile getiriyor..,...
Kılıçdaroğlu, bu iddiasının akabinde, adı geçen vakfın Ankara Valiliği içinde bir yerleşkeye -alelacele- konuşlandırıldığı ve vakıf tabelasının da derme çatma bir bez afişten ibaret olduğuna dair fotoğrafları kamu oyu ile, gurup toplantısında, paylaştı..
Kılıçdaroğlu ,şehit ve gaziler için toplanan paraların , Hazine'de kontrolu mümkün olmayan bir hesap düzenine aktarıldığına dair savunmanın da , sorularına ve paraların akibetine dair bir cevap olamayacağını söylüyor..
Sonuç olarak, ciddi mahiyette iki iddia da, layıkı veçhile cevaplanmamış gibi duruyor,..
Kılıçdaroğlunu , kolay lokma veya iktidara ehven bir ana muhalefet lideri olarak görmek, işi fazla hafife almak değilse, mezarlıktan geçerken- endişeleri zihinden savuşturmak için- ıslık çalmak gibi.....!!!


Kemal Kara