Kızılay kendi tanıtım sitesinde "küresel aktör" olduğunu ,,
Son on yıl içinde 138 farklı ülkede doğal ve insan kaynaklı afetlere müdahale ve Filistin'den Pakistan'a kadar yaygın bir coğrafyada,; " proje, konut, toplum merkezi, ibadethane,, kamu tesisleri inşa, geçim kaynakları temini, destek sağlık, eğitim, sosyal yardım, tarım, sulama gibi farklı alanlarda, afetzedelere yardım" ettiğini, ileri sürmüş....
Kızılay; Dernek Tüzüğüne göre ;
" Mecruhin ve Mardayı Askeriyeye İmdat ve Muavenet Cemiyeti" adıyla kurulmuş, 14 Nisan 1877 'de "Osmanlı Hilaliahmer Cemiyeti" 1923'de Cumhuriyetin ilanından sonra "Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti", 1935'te Türkiye Kızılay Cemiyeti, 1947'de de Türkiye Kızılay Derneği" adını almıştır.
02/02/2009 Tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile tüzüğe son şekil verilmiş olup, ,Anılan tüzüğün 7'nci maddesinde tadat edilen görevleri; ağırlıklı olarak savaş ve çatışma dönemlerinde cephe ve cephe gerisindeki Türk halkı ve Türk Silahlı Kuvvetlerine Kızılay'ın amacına uygun olarak yardımda bulunmak olarak tarif edilmiştir.
Yabancı ülkelerde özellikle, konut inşası, toplum merkezleri, ibadethaneler yapma, geçim kaynakları temini, eğitim, sosyal yardım, tarım , sulama gibi, her biri önemli kaynak gerektiren "kamusal hizmet" vasfında yardımlar bu görev tanımını aşmaktadır..
Bütün ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmak şüphesiz ki, önemli bir insancıl görevdir, imkanlar ölçüsünde , yapılması da gerekir, ama kaynakların verimli kullanımı, özellikle, ülkemizin üzerinde bulunduğu fay zonları bakımından daha bir önem arzetmektedir.
Son Elazığ depremi, beklenen büyük İstanbul ve çevresi depremi yanında, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarının da kamu düzenini tehlikeye atacak boyutlarda depremsel sorunlar doğurabileceği gerçeğini ortaya çıkarmıştır.
Kızılay, bugün itibarı ile, ağırlıklı olarak, Türkiye deprem gerçeğine göre pozisyon alma ve kaynaklarını ülke içi ihtiyaçlara öncelik verecek biçimde tahkim etme zorunluluğundadır.
Her yıl yaklaşık bir cm, batıya doğru kayan ve son derece riskli deprem kuşağında bulunan Anadolu coğrafyası, , devletin bütün imkanlarının seferber edilmesini gerektiren hayati bir risk altındadır..
Kızılay, sms mesajlarında "sensiz olmaz" başlığı ile son deprem için halkı 10 Tl destek yardımına çağırmaktadır....
Başka kıtalarda, muhtaçlara "geçim kaynakları temini" yapacak bir vizyon ve imkan seferberliği yanında, millette istenen yardım miktarı Kızılay'ın , kendi görev tanımını bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğini de ortaya koymaktadır..
Zaman hayali hedefler peşinde koşma değil , ülke gerçeklerine dönme zamanıdır... Eğer dönmezse birgün Kızılay'ın bizatihi kendisi Kızılaya ihtiyaç duyar hale gelir.

.

Mevhibe Demir