Çoklu baro sistemi ile ilgili kanun teklifi komisyon safhasından geçti ve mevcut genel kurul aritmetiğinde , "onay görevlisi" vekillerin oyları ile kanunlaşacak.
Tek kişilik yürütme ucube sisteminde "hukuk güvenliği" her gün biraz daha irtifa kaybediyor.
İfade özgürlüğü, toplantı ve gösteri hakkı, adil yargılanma gibi temel hakların kullanımında sorunlar büyüyor.
AİHM, temel hak ihlalleri tablosunda, Rusya ile ilk sıra için yarışıyoruz.
Hafif bir eleştiri, -mizah/ironi içerse" de , beş yıllık hapis cezası talepli iddianamelere konu olup, mahkemelerce "bermutat" kabul görülüyor.
Kişiye göre, ceza reaksiyonu veren yargı mercileri, "yargısal ayrımcılık" yapıyor ve ceza adaleti bakımından çok ciddi hak ihlalleri gündeme gelebiliyor.
Yargı sistematiği, yargıç ve savcı teminatı bakımından, kendini; sadece tek kişilik yürütmenin -hak/hukuk ölçütleri -ile bağlı bir fonksiyonda, izlenimi veriyor.
Sonuç olarak, hukuk güvenliği alarm veriyor..
Hukuk dengesi bozulan sistemde hiç bir hak "güvence" altında sayılamaz...
Sayısı unutulan yargı reformu çalışmaları , sadece zahiri düzenlemeler içermekte ve usuli olup esasa müessir çözümler üretemiyor..
Torba kanunlarda -pamuk balyasına sıkıştırılır gibi -yapılan kanun değişiklikleri, yasama kalitesini de düşürüyor..
Yargının bu kadar sıkıntısı varken, baroların delege yapısı üzerine geyik muhabbetleri çevirmek, meleklerin sünnetli olup olmadıklarını tartışmaya benziyor, bezdiriyor...
Perşembeden sonra, tekli yürütme içinde çoklu baro sistemine geçiyoruz.
Tek kişinin yürütme "mutlakıyet" karşısında, çoklu barolarla, çoğulculuk ve hukuk eksiğimizi tamamlamaya başlayacağız...!!..
Savunma hakkı kutsaldır, baroların sayısının çoğalması , hukuka ne katkı yapacak, görülecek, ama yeni gündemde baroların ülke sathında yaygın görevi, ;
hukuku müdafaa etmek olmalıdır, tıpkı, kurtuluş savaşı dönemlerinde olduğu gibi,..
Anadolu ve Rumeli müdafaa-i Hukuk Barosu gibi bir çatı örgütünün , bugünkü ve çoklu baro ile tasavvur edilen TBB'den daha fazla koruyacağı gündeme alınmalıdır,
Çoklu baro haksa, çoklu çatı örgütlere de kapı açılmalıdır.


Rüstem Dalgıç