ÇANKAYA KÖŞKÜ/ALAMUT KALESİ

Başbakan, düne kadar "al takke ver külah", devlet nimetlerini paylaştığı cemaati, ortaçağın en karanlık örgütlerinden haşhaşilere benzetmiş.. Haşhaşiler ortaçağın din/mezhep temelli kavgalarında öne çıkmış, farklı yapılanması olan ve aynı zamanda ezoterik nitelikli ritüelleri de kullanarak dikkati çekmiş bir örgüt. Silah olarak sadece hançer kullanıyorlar, siyasi suikastleri hançer ile yapıyorlar ve öldürdüğü kurbanının bulunduğu yeri terketmeyerek, öldürdükleri kişinin yakınları tarafından öldürülmeyi bekliyorlar. Bugün'ün intihar bombacılarına benzetiliyorlar, intihar bombacıları nasıl haplanarak hedefe yönlendiriliyorsa, haşhaşilerin de suikast eylemlerinden önce şuur bulandırıcı bir ot içtikleri ileri sürüldüğü için haşhaşi'ler olarak anılıyorlar. Başbakan ve ekibi( siyaset, ve medya ), düne kadar "muhterem hoca efendi" dendiği zaman elleri neredeyse apış aralarında saygılı bir boyun bükme durumuna geçerlerdi, Başbakan yardımcıları, bakanlar, Atlantik ötesi yaptıkları ziyaretlerde, bu muhterem'in hayır duasını ve de talimatlarını almayı ihmal etmezlere, Başbakanın selam ve dualarını iletirlerdi.. Muhterem de, dualarından, AKP 'ni hiç eksik etmezdi.. Muhterem'in gazetelerinde yazan, cemaat temsilciler, AKP'ne kapatma davası açıldığı zaman, seccadelerini göz yaşları ile sırılsıklam ederek dualar ettiklerini açıklamışlardı.
Bugün başbakan'ın, neredeyse, haşhaşi lideri hasan Sabbah'a benzettiği, hoca efendi, son anayasa referandumunda, "ölüler bile kalkıp oy kullanmalı, evet demeli" diyerek bugünkü Anayasal yapının oluşmasına katkı yapmıştı.. akp ve temsil ettiği suni ulema, bu nasıl iş, "ölüler, kur’ana göre ancak İsrafil peygamber sur borusunu çalınca dirilip kalkacak", hoca ne diyor, diye sormadılar, önemli olan, yargıyı ele geçirmekti ve ele geçirdiler, "yetmez ama evet" çi, yancı takımı da sevinç gözyaşları döktü, ileri demokrasiyi kuyruğundan yakaladık, diye mut'landı. Hakikaten de Kur’ana göre, sur borusu çalmadan ölüler kalkamazdı, buna rağmen kalkan varsa, onlara amerikan filmlerinde rastlanabilirdi ve "zombi" olarak anılırlardı.. anayasa referandumunda, evet diyen %58 içinde "zombi"'ler varmıydı bilinmiyor. Ama, Hakim ve Savcılar Kurulu ile ilgili düzenlemeyi hemen değiştirmeye çalıştıklarına göre, maya tutmamış, işe rufailer karışmış görünüyor..
17 aralık 2013 tarihinde, rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarında, kabine'nin bazı üyeleri ve oğulları açık pozisyonda yakalanınca, ipler koptu, cemaat ile AKP kanlı bıçaklı oldu.
Başbakan'ın hedefinde, Çankaya köşkü olduğu söyleniyor, haşhaşi benzetmesi, akla ister istemez, haşhaşilerin erişilmez kalesi Alamut'u getiriyor.. Haşhaşiler, kalelerini, erişilmesi zor, coğrafi alanlarda kurdular veya öyle yerleri seçtiler. En meşhur olanı da, Alamut kalesi olarak biliniyor..
Başbakan da , Çankaya köşkünü istiyor, hem erişilmezi zor, hem de korunaklı.. Cemaat de, Çankaya’yı ele geçirip, kendini iyice sağlama almak istiyor olabilir,.. Sakın, düne kadar, koca Türk devletini beraberce ele geçirip, Cumhuriyet ordusuna, şimdi itiraf ettikleri, düzmece davalarla, haşhaşi'lerin , haçlı ordusuna saldırdığı gibi saldıran, bu müttefikler, bugün Çankaya/Alamut Köşkü/kalesi için çarpışıyor olmasın...


Hasan Cumhur