Akp, 3 Kasım 2002 seçimlerinde %34 oy ile meclisin - yaklaşık- %65'ni ele geçirdi..
1994 Mahalli seçimlerinde de yine yaklaşık %25 ile İstanbul Belediye Başkanlığı kazanılmıştı..
Her iki seçimde de, diğer partiler ve adaylar bugünkü iktidarın yoluna güller döktüler..
Hakkını teslim ederek, özellikle Erdoğan'ın, uzun iktidar sürecinde hep üzerine koyduğu da bir gerçek..
Muhalefet, "Şahsım hükümeti" sözüne çok takılmış olsa da, Erdoğan tek kişilik bir parti gücünde...
"Şahsım devleti" mübalağalı bir değerlendirme değil, Erdoğan , oyundan çıkarırsa- geriye ,bugünkü düzenlemede- baraj sorunu olan bir yapı kalır..
Ama, bugüne kadar topladıklarını son yıllarda hovardaca tüketti, "tek kişilik yürütme" artık sadece stres üretiyor..
Beraber yürüdükleri, artık uzaktan izliyorlar, yüksek istişareciler , barajın tehlikeli sonuçlar doğuracağını yeni keşfetmişler olarak, akil adam tavırları ile toplumu " sözde" daha düşük baraj seviyelerine yatırmaya çalışıyorlar..
50+1 çığırtkanları fren yapmış vaziyetteler, sadece ucubenin fikir babası -Türkiye sosyolojisine dededen miras gibi yaslanarak-, narkoza devam ediyor..
Baraj, bu seviyede tutulunca , kamuoyu araştırmacılarına göre, Akp , Ilısu barajının altında kalan Hasankeyf'in akıbetini yaşayabilir.!!
Bugüne kadar hep sandık üzerinden racon kesen Erdoğan, 2023'e kadar kantara çıkmaktan ısrarla kaçıyor.ı.. Adeta totem yapıyor, kutlu yürüyüşün menzile varması için 2023 tarihine -neredeyse- kutsallık izafe ediyor..
Merkez Bankasının çekirdek enflasyona sarılması gibi, kendi çekirdek seçmenini konsolide etmeğe çalışıyor, Kurana referansla faiz politikaları belirliyor....
Son seçimde, sahte olduğu iddia edilen oy pusulaları ile, kıl payı barajı aşmış ve " atı alan Üsküdar'ı geçti" demişti..
Ne zaman yapılacaksa, önümüzdeki seçimlerde, -at kim , atı alan kim , Üsküdar'a hangi köprüden geçilecek-, sorularının net bir cevabı yok..!!
Muhalefet, rakibinin boşluğunu bulmuş boksör gibi, hep erken seçim çağrısı yapıyor..
Merhum Süleyman bey, bu gibi kriz dönemlerinde "sandığı çeke çeke milletin önüne getirmesi" ile hatırlanır.
Millet ittifakı da, bu defa kararlı gibi..!!
İşin ironik tarafı; bir zamanlar sandıkların efendisi olarak, her kafasına estiğinde, herkesi- Halil İbrahim Sofrası - misali , sandığa çağıran Erdoğan, bu defa, ittifak dışı katılacağı bir seçimde, kendi sandık akibeti de belirsiz olan , ittifak ortağı ile- sandığa değmeden- 2023'e ulaşmaya çalışıyor..!!

Meral Songül