Siyasette "tam yol tornistan" yapmanın ölçüsü..!! - 31/10/2022 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Siyasette taraf değiştirmek genelde vukuat-ı adiyeden sayılır, sektörün tabiatında vardır.
Her ülkenin kendine özel bir "etik" ölçüsü yok, şartlara göre , saflar değişiyor, dün ak dediklerine bugün kara diyenler olabiliyor, veya tam tersi...!! Yararcı veya rüştünden emin olmayan siyaset erbabının bahanesi de hazır; "ülke bekası..!!" Çabuk ve sert dönüş yapabilenlerin " -don kişot'un kine benzeyen- zırhı bu sihirli kelime, ki o zırh, romanda da gerçek bir şövalye zırhı değildir , daha ziyade zevahiri kurtarmak için kuşanılır, tenekedendir....!! Tam yol tornistan yapanlar, kendilerince ehven gördükleri bir zaman diliminde- hidayete erer ve ülke bekasını korumak adına kendilerini feda ederler..!! Süreç, önce rutin dışı sert salvolarla başlar , bir müddet- şartlara bağlı- bu dozda yatay seyreder, hedef siyasetin dikkatini çektiği andan itibaren de , karşılıklı peşrevler başlar.. Kısa bir naz niyaz süresinden sonra, düşman belledikleri siyasetle "beka"'yı kurtarmak adına!! kol kola girilir.. !! Bu tarz planlı ve nağmeli siyasette her fedakarlığın bir bedeli vardır, sonuçta siyaset arenası, sıcak çorba dağıtılan "Kızılay" çadırı değildir.... Son iki gösterişli örnek öyle denk geldiği için, Ergenekon kumpası mağdurlarından genç bir asker emeklisi, ile Baroların çatı örgütünün uzun yıllar başkanlığını yapmış bir akademisyen hukukçu... Genç emekli asker, kendisini paraşütle milletvekili atayan partiden, -Mustafa Kemal'in askeri olduğunu tekrar ederek-, askeri oldukları kurucu babaları "ayyaş" olarak yaftalayan zihniyetin partisine intikal yaptı..!! Karısı ile birlikte, katılım töreninde , "çocuk yapma" faaliyetine hız vermeleri gerektiği nasihatını da -parti rozetinin yanında- zihnine taktı... Bu saatten sonra, iktidar partisine katılım , önündeki yokuşu çıkamayacak gibi görünen kömür yakıtlı köhne bir trenin son vagonuna atlamak gibi gözüküyor.. Öbür katılımcı, daha efektif bir ödüllendirme ile yola çıkıyor, eksik ziyade, sefir-i kebir ünvanı aldı, Türkiyeden başka hiçbir ülkenin tanıma cesareti gösteremediği "sui generis" nevi şahsına münhasır- devletimsi bir yapıda, diplomasinin inceliklerini öğrenecek...!! Ada son zamanlarda , her türlü illegal faaliyetin merkezi gibi algılanıyor, mafya hesaplaşmaları , kayıt dışı ticaret , kara para transferleri v.s Diplomasi müktesebatından ziyade , ceza hukuk konusundaki becerileri için tercih edilmiş olabilir..!! Sonuç olarak , her ikisi de , bir sonraki dönemde Demokrasinin yeniden inşaası için mücadele etmekten, bugünün fırsatları için sarfınazar ettiler..... "elbet bulunur kurtaracak bahtı kara maderini" ama bu ve bunlar gibiler değil... !! Sabit Kahraman |
|||||||||
|