EMASYA ; "Emniyet -Asayiş-Yardımlaşma " konularını içeren protokolün kısaltılmış hali..
Askerlere; sivil yerleşim yerlerinde meydana gelen olağandışı toplumsal olaylara, -asayişi ve düzeni sağlamak için verilen- müdahale yetkisini düzenliyordu..
özellikle 4. madde ile , terör yanında , özellikle doğal afetlerde , sivil otorite ile eşgüdüm halinde çalışma imkanı sağlıyordu.
Asker alerjisi ile yürekleri pıt pıt atan, liberaller/ cemaat ve iktidar el ele, "darbeye zemin hazırladığı" iddiası ile EMASYA 'yı 2010 yılında iptal ettiler..
2016 yılında tekrar yürürlüğe kondu, askere - acil durumlarda- mülki amirlere haber vermeden de müdahale imkanı tanınıyordu, fakat, cemaat darbe teşebbüsü sonrasında, eski korkular depreşti, önünü açtıkları , birbirlerinin ceplerinden leblebi yedikleri cemaat hainleri isyan etmiş olmasına rağmen , faturayı EMASYA protokolüne kesip tekrar iptal ettiler.
Türkiye dünya ölçeğinde sonuçları olabilecek büyüklükte bir deprem felaketi ile karşı karşıya, binlerce ev yıkıldı , şehirler çöktü, enkaz altında yüzbinler var...
İlk iki günün bilançosunda, bırakın, enkaz altındakilere derman olmayı, yol üstünde kalmış insanlara bir sıcak çorba bile verilemedi..
Felaket mahallerine ulaşım dahi sağlanamıyor..
Başından bu yana gereksiz zaman kaybı yaşandı.. Asker, çadırlı ordugahları ve sahra hastahaneleri ile ilk andan itibaren mücadeleye katılmalıydı, sahil bölgelerinden, deniz kuvvetlerinin amfibi gemileri ile acil tahliyeler yapılabilir ve halkın morali yüksek tutulabilirdi.
Afad merkezlerinden, bürokrat ağzı ile verilen gereksiz malumatların , ocağına yangın düşmüşlere bir faydası yok..
Yeni yeni , askerin enkaz çalışmalarına katılacağı bilgisi var...
EMASYA protokolünün kadük edilmesinin , deprem zayiatlarını arttırıcı etkisi, zaman içinde ortaya çıkacak gibi gözüküyor.
"Zararın neresinden dönülürse kardır" sözü burada geçerli değil , çünkü özellikle gerçek beşeri zarar ortaya çıkınca, zarardan mı kar olur, yoksa uzun yıllara sari bir iflas tablosu mu ortaya çıkar ,,görülecek..
EMASYA protokolünü yeniden düşünmek zamanıdır..

Rüstem Kaygılı