Gazzeye gidenler, Musul ve Kerküke gidemeyenler.!!..!! - 22/07/2014 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
İsrail, Gazze'ye karadan da girdiı , insanlık suçuı ve aynı zamanda savaş suçu da teşkil eden saldırılarını sürdürüyor.. Uluslararası camia, savaş filmi seyreder gibi seyrediyor.. Türkiyede, maşeri vicdan harekete geçti, Chp'li milletvekilleri, Disk üyeleri, gazze ablukasını delmeye çalışırken üyeleri İsrail askerleri tarafından katledilen insani yardım vakfı gibi birbiriyle ilgisiz guruplar Gazzeye gidip, çocuklara, kadınlara canlı kalkan olmaya çalışıyorlar.. Soylu bir tavır segileniyor, aynı hassasiyet, Musul'da esir edilen vatandaşlarımız için ve Kerkük'te sistematik saldırı altında olan Türkmen soydaşlarımız için gösterilmiyor.. Musul'un hukuki statüsü belirsiz, Mondros mütarekesinden bu yana, en son anlaşma olan, 1926 Ankara anlaşması madde 6 ile, herhangi bir yağma, eşkiyalık söz konusu olursa taraflara müdahale hakkı tanınmış,bugün, Musulda olan tam da bu madde kapsamında bir eşkiyalık ve yağma, Türkiye bu maddeye göre hangi haklara sahip tartışılması gereken bir konu, Irak I.nci körfez savaşı ve arkasında kotarılan emperyalist saldırı ile uluslararası hukuk bakımından akibeti belirsiz bir çatışma alanı haline geldi.. Musul'da, Türkiyeye ait bir toprak parçası sayılan elçilik binasının basılıp, personelin rehin alınması ve T.c bayrağının indirilerek eşkiyanın bayrağının asılması, bu belirsizliğin en çarpıcı örneği.. Musul Kerkük,aynı zamanda bugünün muktedirlerinin ağa babaları olan Abdülhamit Han'ın özel mülkü, Uluslararası hukukta, silahlı işgal'in, mülkiyet hakkını ortadan kaldıramıyacağı fikri güç kazanmış durumda..Abdülhamit'in varislerinin açtığı mülkiyet davaların devam ettiği biliniyor..
Gazzedeki katliama dur demek herkesin görevi, ama, Musul ve kerkük te unutulmamalı... Kurthan Barut |
|||||||||
|