Kuzey Kıbrıs'ın yeni Cumhurbaşkanı, Akıncı ilk beyanatında, Türkiye'ye hafif bir diş gösterme teşebbüsünde bulunmuş.. "Yes be annemci"'lerin izinden gideceği anlaşılıyor.Erdoğan da, haklı olarak, ağzına hafif biber sürmüş ,, Mehmet Ali Talat ile başlayan, "yes be annem" akımı, Güney Kıbrıs'ı, AB üyesi yaparak , görevinin birinci aşamasını tamamlamıştı.. Araya, Derviş Eroğlu girdi, Denktaş'çı çizgi de denilen, T.C ile her koşulda uyumlu beraberlik sürdürüldü.. Akp, acemi döneminde, "yes be annemci" akıma kapıldı, "Annan planı" ( havucu) ile, kandırılınca tutumunu, "ana vatan-yavru vatan" geleneksel çizgisine çekti..Son Cumhurbaşkanlığı seçiminde, ilk turda, Derviş Eroğlu birinci çıktı, Akıncı ise ikinci oldu fakat, ikinci turda, diğer adaylar (semazenler,) Akıncı lehine çekilince, Akıncı, seçmen tercihinde ilk sıraya yükselerek Cumhurbaşkanı seçildi..Akıncı, da Mehmet Ali Talat gibi "Ana vatan-yavru vatan" ilişkisine inanmıyor, "yes be annem" /Annan Planını'nın ikinci aşamasına geçeceği işaretlerini veriyor.."Yes be annem"ciler İngiliz politikalarına daha yakın gözüküyor.. Mehmet Ali Talat da KKTC kuruluş yıldönümü törenlerinde , Türk Silahlı Kuvvetlerini temsilen bulunan bir albayı'ın gündem dışı konuşmasına itiraz etmiş ,alkışlamamş ve TSK'nın adaa bulunmasından rahatsızlığını belirtmişti..TSK'ne karşılar ama İngiliz üsleri (Agratur ve Dikelya) adada bulunmalarına pek ses çıkarmıyorlar,(Rum kesimi cumhurbaşkanı Hiristofyas 2008 yılında seçilince, üsleri kaldıracağına dair iri laflar etmişti, sonradan, kayıkçı kavgası olduğu anlaşıldı).Hedef, Akdeniz enerji zenginliklerinin üzerine oturmaktır.işin özeti budur, gerisi "yes be annem" dir..

Halide Beyaz