Milletvekilleri göreve başlamadan önce ant içiyorlar. Anayasa ve İçtüzük hükümlerine göre göre, ant içmek göreve başlama şartı olarak kabul ediliyor. Mazbata ile milletvekili sıfatı kazanılıyor fakat, Genel Kurul çalışmaları için ant içmek, yemin metnini eksiksiz okumak şart.

Ant içme, genel Kurul çalışmaları bakımından ve milletvekili olarak temsil görevini ifa etme fonksiyonunda, bir şeyi yapıp, yapmamaya söz vermek anlamında, hukuki bağlayıcılıktan ziyade bir değer ifadesi olarak sayılıyor.

Anayasa uzmanlarının ittifak ettikleri husus, göreve başlama şartı olan andı içmeyen (yemin etmeyen) vekil, milletvekili hak ve ayrıcalıklarına sahip olur ancak yasama faaliyetine katılamaz.

Ant içmeyen ve de göreve başlamayan vekil, bu tavrındaki direnişini sürdürürse, devamsızlık sorunu ortaya çıkar ve İçtüzük hükümleri gereği, devamsızlık nedeniyle milletvekilliği meclis tarafından düşürülebilir.

TBMM gündenmine hakim olup, bu husus genel kurulun takdirindedir. Halkın oyları ile seçilmiş bir vekilin temsil görevinden ziyade yasama görevini yerine getirmesi esastır, yemin metni ile mutabık olunmayabilinir ama gereğini yerine getirmek zorunluluğu vardır, aksi halde genel kurulda fiziki olarak bulunmak mümkün değildir.

Kır kahvesinde oturur gibi genel kurulda eyleşmek mümkün değildir, çalışmaları da dolaylı yoldan engelleme teşebbüsü sayılır, İçtüzüğe göre müeyyideleri vardır.

Yasama fonksiyonu, demokratik hukuk nizamı içinde karşıt görüşlerin tartışılması ile şekillenir. Hiç kimse, TBMM'ye kendi meşrebini dayatamaz, yemin metnini bozmak, alçak sesle okumak, hızlandırarak gargaraya getirmek gibi tuhaflıklarla yasama tasarrufuna iştirak etmek nafile olup kıymet-i harbiyesi de yoktur.

Yemin metnini kendine göre okuyan vekil, "gençler ölüyor" gerekçesine ileri sürmüş, daha önce de, "ölümler devam ederse kendimi yakarım" demişti.

Milletvekili olarak bütün ülkeyi temsil ediyor," kendini yakma" gibi ilkel retorikleri aşmış olması gerek, gençlerin ölmemesi için mecliste yapılacak bir sürü icraat var.

Beğenirler beğenmezler... Bugün, TBMM, demokrasi mücadelesinin mabedidir. Boş işlerle zaman kaybedilmemelidir...

Leyla Kardelen