İran, yargı erki sözcüsü, petrol satışında mali fesat ve yolsuzluk suçundan yargılanan Babek Zencani'nin, üç işbirlikçisi ile birlikte, yeryüzünde fesat çıkarma gerekçesiyle, idama mahkum edildiklerini açıkladı.

Zencani Türkiye'de de tanınan bir isim, 17-25 Aralık sürecinde adı, Reza Zerrab ile birlikte "ortak" iş yaptıkları iddiasıyla, gündemi işgal etmişti.

İran uzun zaman batı sisteminin ambargosu altında kaldı. Şii teokratik rejim nükleer enerji üretimini, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu denetimi dışında, bir dış politika enstrümanı olarak kullandı.

Sahip olduğu uzun menzilli balistik füze sistemlerini nükleer güçle entegre etme potansiyelini, hem bölgesel hem de küresel bir tehdit olarark kullanarak, pazarlık marjını yüksek tuuttu.

Uzun müzakereler sonunda yılın ilk ayında, İran Devrim Muhafızları ile ilişkili şirketler ve balistik füze programları ile sınırlı kalmak üzere AB, bankacılık, petrol ticareti, deniz taşımacılığı gibi önemli alanlarda ambargoları kaldırdı. ABD, diğer kalemler, kongre onayına bağlı kalmak üzere bankacılık konusundaki ambargo uygulamasını askıya aldı.

Ambargo süreçlerinde, İran, hayat damarlarını, muvazaalı işlemler ile açık tutmaya çalıştı. Uluslararası düzenlemeleri by pass ederek akçalı işlemleri kendince muteber kişiler üzerinden gerçekleştirdi. Türkiye ayağı olduğu iddia edilen Reza Zarrab, yolsuzluk suçlamalarına muhatap oldu, bazı bakanlar ile ilişkileri gündeme geldi.

Babek Zencani'nin, Başbakan'ın İran ziyareti ile eş zamanlı mahkumiyet kararı Reza Zarrabı nasıl etkileyeceği yakında ortaya çıkar. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın, ikili arasındaki para ve ticari ilişkilerine dair raporun, bakanlık arşivlerinde olduğu basına intikal etti.

Sonuç olarak, rejimi ne olursa olsun yolsuzluk, bütün sistemleri etkiliyor ve daha da önemlisi, bu işlere bulaşanlar, kullanım süreleri dolduktan sonra "zevahiri kurtarma-görüntüyü temizleme" malzemesi olarak kayıtlara geçiyorlar.

Seher Deliormanlı