Külliye ve Mülkiyet hakkı - 01/09/2016 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Külliye, ihata, kapsama kabiliyeti yüksek bir kavram olarak, cami de dahil olmak üzere,mektep, medrese, kütüphane, aşevi gibi yerleşimleri de kapsıyor.
İslam kültürel geleneğinde, cami etrafında imar yolu ile neşvü nema bulan sosyalleşme, cemaatleşme alanı olarak, önemli bir işlev gördü. Külliye kavramı, asli gaye olarak, parasız hizmet alanlarının inkişafını öngörür. İslam'ın devlet geleneğinde, sosyal devlet'in/hizmetin ilk adımları olarak değerlendirilebilir. Cumhurbaşkanı, bu geleneğin iman etmiş bir temsilcisi, demokratik usulle (seçimler) inşa ettiği iktidarı, islam geleneği ile harmanlayan bir yönetim anlayışını öne çıkarıyor. Beştepe külliyesi de bu düşüncenin maddi bir yansıması. Mahzuru, yapıldığı arazi parçası,- Atatürk Orman çiftliği- olarak, hukuken tartışmalı ve yargı süreçleri devam ediyor. Sonuç itibarıyla, vasiyet ile bir amaca hasredilen mülkiyet hakkınının ihlali tehlikesini göz ardı etmiş olmak, Külliye'nin mehabeti üzerine gölge düşürüyor... Yargı bağımsızlığını, Adli açılış töreni bakımından, Külliye ölçeğinde tartışmak, meselenin özünü gözden kaçırıyor. Külliye bünyesinde bir alanın, tören için tahsisinde bir mahzur yok..Yargıtay ev sahipliğinde, Cumhurbaşkanı da konuk olabilir. Sorun.. siyasi değil, hukuki... Vasiyet, miras, mülkiyet gibi temel hukuk başlıkları bakımından ihtilaflı bir alanda adli yıla başlamak... Sami Serdengeçti |
|||||||||
|