Hemen her gün bir "büyük" operasyon haberi gündeme düşüyor.
"Yargıda büyük operasyon, orduda büyük operasyon, emniyette büyük operasyon" v.d...

Kitleler halinde gözaltılar, tutuklamalar yapılıyor, en azından iddiaanamelerin hazırlanması sürecinde, tutukluluk hali devam ediyor.

Kamuoyunun da baskısıyla, muhalefetin bir kısmı, kurunun yanında yaş da yanıyor, haksızlıklar oluyor, itirazında bulunurken, iktidar, OHAL avantajının şişirdiği yelkenlerle, "mağduriyet falan yok", havasında seyrediyor...

Darbe soruşturmasında tutuklanan dört Tüğgeneral, bir Tuğamiral, "komuta ettikleri birliklerin darbe girişimine katıldıklarına dair herhangi bir tespit bulunmaması..." gerekçe gösterilerek tahliye edilmişler...

Bu üst düzey komutanların tutuklanma nedeni de, "darbecilerin hazırladığı sıkıyönetim sözde atama listesinde isimlerinin bulunması".

Bu kadar sudan bir gerekçe ile general, amiral seviyesinde tutuklama yapmak, hem işin ciddiyetini bozar hem açılacak davaların akibeti, Balyoz, Ergenekon davalarının akibetine benzeme tehlikesini doğurur.

Sözde sıkıyönetim görevlendirme listesinde, mit müsteşarının ismi veya genelkurmay başkanının ismi yazılı olsaydı, bu soruşturmalar nasıl bir seyir izleyecekti.

Ergenekon davalarındaki ciddiyetsizlik, bu davalara da sirayet etmesin, herkes sorumluluğuna müdrik davransın, bir sürü insan can verdi, kan döktü, kodamanlardan burnu kanıyan yok, mağduriyet tehlikesine karşı da biraz özen gösterilsin.



Kamil Çelik