Başkan ve Kararname \ - 28/11/2016 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Başkan'lık için iki parti arasında sürdürülen gizli anayasa pazarlıklarından , sızan , sızdırılan bilgilere görei ; "kararname çıkartma" yetkisi üzerinde tartışmalar henüz netleşmemiş..
Partili olma , olmama, üyelik veya genel başkanlık statülerinin teorik bir tartışma ötesinde ,kıymet-i harbiyesi yok. Bugün, fiilen, iktidar partisi'nin genel başkanı belli..lafı eğip bükmeye gerek yok, Cumhurbaşkanı, seçim ile "buradayım" argümanı ile Anayasa'yı tek başıma ve fiilen dizayn etmiş vaziyette... Bugün yapılmaya çalışılan , anayasal bir kılıf geçirierek, zevahiri kurtarmak. 15 Temmuz sonrası, "olağanüstü hal" ile, kanun hükmünde kararname dönemi başladı, anayasa değişikliği ile, ileri demokrasinin kararnameler döneminde; kanun hükmünden, "başkan" hükmüne geçilecek.. "Yeniden yapılanma , teşkilatlanma alanlarında" , kanunlara paralel kararname çıkartma yetkisi üzerinde anlaşılmış gözüküyor. Yeniden yapılanma, teşkilatlanma gibi muğlak konularda kararname yetkisi, TC devletini, tek başına yeniden düzenleme yetkisi demektir, "ferman" çıkarmaktan daha ileri bir iktidar kullanımına tekabül eder.. Yenidern yapılanma ve teşkilatlanmanın nerede başlayıp nerede duracağını sadece başkan takdir eder.. yapılanma ve teşkilatlanmaya, çay hasadından geri kalan yüksek yargı da dahil edilirse, yargısal denetimin etkinliği de tarışılır. Yeni dönemde kararnameler ile hukuk arasında("yargı değil")ciddi tartışmalar olacak gibi gözüküyor.. Anayasa değişikliği muhabbetine, son söz olarak ferman kararnamelerin ise, hukuk milletindir... Uğur Güzelbahçe |
|||||||||
|