Değerli Okurlar,
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Sayın Ekrem Imamoğlu, Diyarbakır'a, 31 Ağustos günü başlayan ve hafta sonunu kapsayan bir ziyaret gerçekleştirdi.
Yerel seçim döneminde, söz verdiği Batman il Başkanının oğlunun düğününe katılmak, bu ziyaretin temel amacıydı. Eşiyle beraber düğün törenine katılmak, oradaki partili ve vatandaşlarla birlikte olmak, güzel bir düşünceydi .
Buraya kadar hiçbir siyasi amacı ve niteliği taşımayan bu ziyaret, programa Diyarbakır CHP İl Başkanlığının, Kayapınar Belediyesinin, eski Diyarbakir Baro Başkanı Rahmetli Tahir Elçinin Mezarının, ziyaret edilmesinin eklenmesi, basın açıklaması yapılması ile beraber, Siyasi bir anlam kazanmıştır. Sayın İmamoğlu CHP Diyarbakır İl Başkanlığındaki açıklamalarında, ağırlıklı olarak, görevden alınarak, yerlerine, İçişleri Bakanlığı tarafından kayyum atanan, İl Belediye Başkanlıklarına değindi. Görevden alınan, HDP li Belediye Başkanlarının da, hazır bulunduğu ziyaretlerde , Sayın İmamoğlu, önemli açıklamalarda bulundu. Seçimle göreve gelen, Belediye Başkanlarının ve Belediye meclislerinin, seçimle gitmesi gerektiğini söyledi. Demokrasiye, adalette buluşmaya, vicdanlarda buluşmaya dikkat çekti. Hukukun üstünlüğü, milli irade, barış, ileriye daha iyi bakabilmek, konuşmasının satırbaşlarıydı. Bu barış ve birlik beraberlik sürecini Diyarbakırdan öteye, Egeye, Karadenize, orta Anadoluya, Trakyaya, Tüm Türkiye ye duyurmamız gerekir dedi. Kayapınar Belediyesine, Atatürk tablosu hediye etti. Görevden alınan Mardin Belediye Başkanı
Ahmet Türk ve diğer Başkanlar ile sohbet etti. Sıcak, samimi bir ortam oluştu . Batman da söz verdigi gencin düğününe katıldı. Halay çekti. Kendisine hazırlanan, sürpriz ile horon tepti .Batmanlılar onunla halay çekebilmek için, adeta birbirleri ile yarıştı. Diyarbakır da sokaklarda, insanlar ona sevgi gösterilerinde, bulundular.
Tüm bu gelişmeler ve yaşananlar, Bir Büyükşehir Belediye Başkanının, davetli olduğu düğüne katılması nın, elbetteki çok ötesindedir. Her Belediye Başkanı, her milletvekili, her Siyasi parti yöneticisi de, buralara gelip, bu havayı, bu atmosferi, bu ilgiyi yakalayamaz. Ekrem beyin farklı bir üslubu, etrafına yaydığı sempatisi, elektriği var. Bu bir gerçek. Meselelerin üzerine gitmekde de, doğru yoldan vazgeçmemek gibi, bir kararlılığı da var . Bunu 31 Mart akşamından başlayarak, 23 Hazirana kadar olan süreçte de, gösterdi. Başarılıda oldu. Birlik ve Beraberliği, Demokrasiyi , Tüm Türkiyeye yaymak, gibi bir iddiası olması, ve bunu, Diyarbakır gezisinde, ziyaretinde dile getirmesi bence çok önemlidir.
Atatürk tablosunu , Belediye ye hediye etmesi ,ayrı bir ince mesajdır. Türk Siyasi Tarihinde, Diyarbakır üzerinden siyasal hamleler yapmak, mesajlar vermek, yeni bir uygulama değildir. Fakat her siyaset adamının da harcı değildir. Örneğin; ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, 16 Aralık 1999'da başbakan yardımcısı olarak gittiği Diyarbakır'da "Geçmişe artık sadece yanlışlarımızdan ders almak için bakmalıyız ve aynı yanlışları tekrarlamamalıyız" diyerek çok tartışılacak bir söz sarf etti: "Avrupa Birliği'ne üyeliğimize giden yolun Diyarbakır'dan geçtiğine inanıyorum." diyerek Demokrasinin Türk'ün de Kürt'ün de hakkı olduğunu belirten Yılmaz'ın "AB'nin yolu Diyarbakır'dan geçer" sözü slogandan ileri gitmedi ve bu yüzden birçok kesim tarafından eleştirildi. Yılmaz, daha sonra pek konuşmaz oldu. Sayın ,İmamoğlu'nun yaptığı bu ziyaret riskli zor bir hamledir. Sayın İmamoğlu, bunların hepsini kurmaylarıyla hesaplamıştır diye umuyorum.
Ekrem Bey karadenizli, Trabzonlu, milliyetçi, muhafazakar bir aile yapısından geliyor. Tüm Türkiye de, ailesini , annesini, babasını artık tanıdı, biliyor. Onun için, kendisinin üzerine, yapılacak bir takım farklı, kötü, çirkin, yakıştırmalara, Türk Halkı, büyük bir çoğunluk ile itibar etmeyecektir. 4 Eylül de Sivas kongresinin yıl dönümünde, CHP Parti Meclis Toplantısını, Sivasta yapacak. Sayın Imamoğlu da orada olacakmış. Yani bundan sonraki durak, Sivas. Belki 9 Eylülde de İzmirde olur.
Bu Çalışmaların ve sevgi selinin, ilginin artarak devam edeceğini düşünüyorum. Kendisini takip etmeye devam edeceğiz.
Sevgi ve Saygılarımla.

Emre Gülener