Sıra "Narh" vermeye geldi.. - 28/01/2021 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Gıda fiyatları aldı başını gidiyor, millet pazar artıklarında sebze meyve aramaya başladı...
Bir ara, soğan, patates nerdeyse karaborsaya düşmüştü, tanzim satışları ile önü alınmaya çalışıldı, geçici palyatif- günü kurtarmaya dönük- tedbirler ile bir yere varılamayacağı anlaşıldı, artık, bütün gıda fiyatları "azgınlaştı", daha köklü ve uzun vadeli tedbirler zorunlu hale geldi. Bunca yıl sonunda , millet , "askıda ekmeğe" muhtaç halde, pazarlarda etiketler tutuştu yanıyor, çare ;,- meslek kuruluşlarının başındaki ezeli ve ebedi kodamanların devlet ile ortak fiyat ayarlamaları yapması -olarak gündemde.. Televizyonlarda , Osmanlı dönem dizileri," uyanış", "yükseliş" "diriliş "başlıkları ile oynuyor ve geriye dönük olarak kahramanlık menkıbeleri gözleri yaşartıyor.. Osmanlı, 1453 yılından başlayarak fiyatlara ayar vermiş, piyasaların olumsuz etkilenmesini engellemeye çalışmış, "narh verme" adı verilen uygulamanın, 1860'lara kadar sürdüğü biliniyor.. Sadrazamlar da bilfiil narh kontrollerine katılmış, Lütfi Paşa , "Asafnamesinde" ; Ahval-i narh, umur_ı mühimmedendir, fakirin iyiliği içindir diye yazmış.. Yani, "narh" Osmanlıda önemli devlet işleri arasında sayılmış...… Şeyhülislamlar da fetvaları ile narh düzenine destek vermiş.... Ebusuud efendi, "karşı çıkanların şiddetle cezalandırılmaları ve ancak "tövbe" ile affedilmeleri" konusunda fetvalar vermiş.. Bugün, tek kişilik yürütme rejiminde neredeyse asırlarca geriye , "narh verme" dönemine doğru bir gidiş var.. İlgi devlet memurları ve nerdeyse kardinal statüsüne gelmiş meslek kuruluşları ortak bir kararla , milletin "kapuskayı" kaça yiyeceğine karar verecek..!! Cumhurbaşkanı, Esnaf Sanatkarların başındaki yıllanmış zata , "gerekirse her dükkana bir kolluk kuvveti koyacaklarını" söylemiş.. Yapar mı yapar...Yalnız , kolluk kuvvetleri yanına , kendisini bir dönem cansiperane savunan, destekleyen liberal taifeden de uygun gördüğü muhteremlerden koyması münasiptir, çeşit olur, daha modern bir görüntü verir. Bugün , Şeyhülislam müessesesi yok, ama, diyanet başkanı , o makamı aratmayacak bir gayret içinde , arada , önemli semt pazarlarını dolaşırsa, "gerekli mesaj" kuvvetlendirilmiş olur.. Bir başka çare de , işi kendi mecrasına bırakmak olabilir.. Millet az yemeye alıştı, giderek, talep yokluğundan fiyatlar makul seviyelere gelebilir.. "faizleri aşağı çekerek enflasyonu kündeye getirmek" gibi...!! Selman Karakuş |
|||||||||
|