Çocukluğundan bu yana eğitiminin bütün kademelerinde, fetö tezgahında serpilmiş, ( sınav hileleri v.s) bilinen ritüellerden geçmiş, teğmenlik kılıcını dahi "hocası" takmış, generalliğe kadar rütbe almış -bir Cumhuriyet" düşmanı. Bir sürü soruşturmadan sıyırmış, sonunda yakayı ele vermiş, ama itirafçı olmuş ve paçayı kurtarmış....!!
TSK'nın en önemli komuta kademelerinden olan, İkinci ordu harekat Başkanlığına atanmış, ( burası, kendi çapında bir kozmik oda sayılır!!)
Hakkında Fetö soruşturması açılmış, soruşturma sonucunda, "irtibat var, yeterli delil, belge, emare yok" gibi ucube nedenlerle kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, ardından Yüksek Askeri Şüra'da General olmuş, KKK İstihbarat Başkanlığında görevlendirilmiş ( burası da bir kozmik odadır..,, nasılsa bütün kozmik odalar, bu cibilliyetsizler için yol geçen hanına çevrilmiş..!!), neyse ki, göreve başlatılmamış, rötarlı da olsa, az biraz feraset gösterilmiş..!!.
Sonunda, Aleni ve iyice deşifre fetöcü olduğu için, zorunluluktan olsa gerek, ayıp olmasın diye tutuklanmış, ve lütfetmiş, itirafçı olmuş..!!
Cevap bekleyen sualler..;
Delil yetersizliğinin ceza soruşturmasında karşılığı, "bir halt var ama ne yazık ki deliller yetersiz" demektir..
Soruşturma geçiren ve kovuşturmadan delil yetersizliği nedeniyle kurtulan bir kişi YAŞ'da nasıl rütbe alır??..
Fetö denen devlet/halk düşmanı çete; Ceza Kanunu Beşinci bölümde , Anayasal Düzene ve bu Düzenin İşleyişine Karşı düzenlenmiş;
Anayasayı ihlal, Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı, Yasama organına karşı suç, Hükümete karşı suç, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyan suçlarını , silahlı örgüt olarak işlemiş ve yüzlerce insanın ölümüne ve yaralanmasına, sakat kalmasına sebep olmuştur.
Bu bölümde, etkin pişmanlıkla ilgili bir hüküm bulunmamaktadır. Zimmet, Rüşvet, İftira gibi yerli, yersiz muhtelif bölümlerde düzenlenen "etkin pişmanlık" hükmü, Anayasal Düzen ve Düzenin işleyişine karşı olan hayati önemde suçlarda , bulunmamaktadır..
Bu suçlar Devletin ve Anayasal düzenin geleceği ile ilgilidir, ve her türlü herzeyi yedikten sonra yakalanıp zoru görünce, "ben yanlış yapmışım pişmanım" demekle , abdest tazelenmiş olmaz.
Her türlü günahtan, papazın hücresi önünde, "tebriye" olunur da, Laik Hukuk Devletinde, "papaz yetkisi" kimsede yoktur..
Ne yazık ki, "Hoca" kisvesi giymiş bir firavun toplumun önemli bir kısmını zehirlenmiş ve devlet düzenini alt üst etmiştir.. ve yine daha da yazıktır ki, muktedir takımı da bu zilleti sinema seyreder gibi seyretmiş ve kendi itirafları ile, hatta müzahir olmuştur..
Hal böyle iken, hala, etkin pişmanlık gibi komedilerle, bu yezitleri sokağa salmak, fetö borsalarını, pazarlıkları akla getirmekte olup, öncelikle, şehitlerin hatırasına saygısızlıktır..

Vedat sayın