Yine bir muhalif, Cumhurbaşkanını tehdit etmiş.... - 21/04/2021 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Gün geçmiyor ki, demokrasimiz ve bazılarınca,onun banisi olarak kabul edilen sayın Cumhurbaşkanı bir "tehdit" ile karşı karşıya kalmasın..!!
Emekli amirallerin "darbe" tehdidi henüz savuşturulmuş ve ak saçlı darbeciler kelepçeye vurularak saf dışı bırakılmışken, bu kere de siyasi muvazzaf Chp'li bir yetkili, sayın Cumhurbaşkanına göre- partisinin geleneğini sürdürmüş - kendisini, demokrasi şehidi Menderes ile aynı cümle içinde ve trajik sonunu ima edercesine- eleştirmiş...… Cumhurbaşkanı, haklı olarak, gömlek ve kefen metaforu üzerinden karşı hücuma geçti , adli mercileri de seferber etti.. Bu arada "emekli subaylar" derneği , de "darbe" teşebbüsünü- Yargıtay Başkanlığı gibi- yüksek perdeden kınamadığı için, okkanın altına gitme tehlikesi ile karşı karşıya.. Muhafazakar siyaset jargonunda , Menderes sonrası, iki gömlek üzerinden, "meydan okuma" yapılıyor.. merhum Özal da siyasete soyunanlar için , "bayramlık" ve "idamlık" iki gömleğin ,vazgeçilmez giysiler olarak "el altında" bulundurulması gereğinden bahsetmişti..!! Chp'li siyasetçi, tam da , "akım" demeye çalışırken , lafın lastiğini fazlaca çekiştirince- istemese de konunun "beyaz gömleğe " uzamasına engel olamadı, moderatörün ikazı üzerine , çevirme yapmaya çalışsa da , "siyaset kazı " yandı ve kömür haline geldi..!! Kaç baharın yoğurdunu yemiş bir yiğit olarak da sayın Cumhurbaşkanı , bugünkü grup toplantısında , mevzuyu alladı pulladı ve söyleyenin ağzına, "dut pekmezi" olarak doldurdu.. Cumhurbaşkanının siyasette özel bir ayrıcalığı var, devlet bütün kadroları ile emrinde, "tensibinin" dışında söz söyleyecek babayiğit yok, herhangi bir istem dışı fiil veya söz, ekibi tarafından anında temize çekiliyor ve kamuoyuna, bazen mağduriyet bazen de mağruriyet olarak servis ediliyor. Siyaset içi ve dışı muhalefetin böyle bir konforu yok, lafın beli tersten kırılınca, alesta bekleyen savcılar , raspa yapmak için- hazır kuvvet gibiler, "onu demek istemedim", sözüm "maksadımı aştı" gibi mazeretler hiçbir kıymet-i harbiyi ifade etmiyor...… Müjdat Gezen, , sanat tarihimize unutulmaz sahne "replikleri" ile geçmiş bir duayen sanatçı olarak, yine bir tv programında , lafının ucunun istemediği yere gitmesine engel olamadı ve ilk derece mahkemesinde beraat etmesine rağmen, avukatlar "tehdit" konusunda ısrarlı, "sürek avını" İstinafta sürdürüyorlar.. "İfade özgürlüğü" Anayasada düzenlenmiş bir temel hak, ama bu dönem, hak temelli durumlar yerine, halk dilinde yer etmiş sözler daha emniyetli...!! Özellikle cumhurbaşkanı hakkında konuşurken ; "gırtlak dokuz boğum, sekizini yut birini söyle" deyişini akıldan çıkarmayıp, iyice ağırdan almakta fayda var..!! Sevim Serengil |
|||||||||
|