Kırmızı görmüş boğa gibi saldırganlaşan kurları sakinleştirmek için formül üzerine formül üretiliyor..!!
Döviz rantına/avantasına endekslenmiş mevduat tasarımı istenen sonuçları vermemiş gözüküyor, yancılar, "hemen" sonuç alınmaz, önümüzdeki yılda" her şey güzel olacak" demeye başladılar..
Rivayete göre, yeni enstrümanlar da devreye alınabilirmiş..!!
Kurlara nazire yapıp, yırtık uçurtma gibi yükselen enflasyon şimdiden milleti canından bezdirmeye başladı..
Her gün etiketler değişiyor, -kasaya hesap ödemeye giderken- değişen fiyatlardan bahsediliyor..
Kur garantili mevduat yanında duble bonus olarak enflasyon garantili mevduat aşamasındayız..
Sonunda millet bu saçmalıklardan sıkılıp, "garanti maranti istemem verin paramı, gargaraya gelmesin" derse, ne olur..!!
Ekonomi -neredeyse mendil açacak kadar- dövize muhtaç- dış ticaret sürekli açık veriyor, -kişisel faiz takıntısı ile- piyasaya kılıç çekiyorlar.
Kurlar bir tarafa, faizler başka bir tarafa gidiyor, enflasyon ise, milleti çöplerden yiyecek toplamaya götürüyor, binlerce insan "imece usulü" birbirlerinin mübrem faturalarını ödemeye çalışıyor..
Çin modeli, Güney Kore modeli derken, son beş yılın ortalamasında,- milli para, faiz, enflasyon - ölçütleri bakımından, Bangladeş'in gerisine düşmüşüz..!!
Don Kişot, -toplumsal haksızlıklar olarak- zihninde cisimlendirdiği yel değirmenlerine savaş açar.
Roman ile ilgili genel kanı, roman kahramanı olarak, kişisel sanrılar gördüğü yolundadır ama , onun esas amacı, adaletsizliklere savaş açmaktır..
Tek başına- bir atı, garip uşağı ve teneke kıvamındaki zırhlı giysisi- ama şövalye ruhu ile, haksızlıklara mızrak salladığı için , asırlardır dünya edebiyatının en gerçek kahramanları arasında ön sıradadır.
Yedi düvele ayar verirken, sıradan bir döviz operasyonunda, milli parayı, yabancı paraların kılavuzluğuna mahkum etmenin , ekonomik kurtuluş savaşı ile iltisakını; Don Kişot'un hayal gücü anlayabilir ama, bu günün gerçeklerine uymuyor..

Nalan Açıksöz