Ahmet Davutoğlu AKP Başbakanlığı döneminde Siyasi Etik Yasası çıkarmak istemiş, bu isteği Başbakanlığına ve AKP içinde siyaset yapmasına mal olmuştu.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı , “bu yasa çıkarsa ilçe başkanı bulamazsın” diyerek , yol vermemişti.
Bu argümana göre siyaset, ; ilçeden başlayarak ana kademelere kadar ,baştan aşağı etik dışı bir sektördü.!!
Ve adeta o zaman için , hiçbir seçimde oy kaygısı duymayan , halkın çoğunluğunun iltifat ettiği dindar ağırlıklı muhafazakar bir parti olarak siyasal etiğe uygun kadro bulmakta zorlandığının itirafı gibiydi,
Siyaset yapanlara haksız bir ithamdı ve ne yazık ki yeterince tartışılmadı.
Bugün, Cumhur İttifakı, CHP li Belediyelere ve Başkanlarına yeraltı dünyasının çeteleri gibi davranıyor.
Şafak baskınları ile evlerinden alınıp artık siyasi sürgün yeri gibi kabul edilen Silivri’ye sürülüyorlar.
İktidar medyası, Kanlı Nigar gibi, 3 tane, “ 3 te yetmez 5 tane, ver Allahım ver“ kantosunu söylüyor, neredeyse yargı organlarından önce soruşturma anonsları yapıyor,,
CHP liderliği toplumsal muhalefetle beraber direnirken ,bir teklif getirdi..
CHP yargılamaları TRT’den naklen yayınlansın , millet ne olduğunu öğrensin” fikrini tartışmaya açtı.
1960 İhtilali sonrası, devrin iktidarı Yassıada’da kurulan Anayasa dışı bir mahkemede yargılanmış ve yargılamalar her akşam radyodan yayınlanmıştı.
Yaşı yetenler Yassıada Saati programını ve yargılamayı açan Mahkeme Başkanı Salim Başol’un “ sanıklar getirildiler ve bağlı olmayarak yerlerini aldılar” anonsunu hatırlarlar..
Bugün ,CHP ile ilgili bütün yolsuzluk ithamlı duruşmalar kamuoyuna naklen yayınlansa , milletin çoğunluğunun oy verdiği partinin röntgeni de ortaya çıkar..
AKP’den ümit yok, MHP Genel Başkanı sokakta adalet aramaya mecbur kalanları tehdit edeceğine, “ alayımızı inceleyelim haram yiyen kursakları teşhir edelim” diyerek Siyasi etik yasasına ön ayak olursa , kuşkusu olmasın ,,İmralıdakine umut hakkı bağışlamaktan daha hayırlı bir iş yapmış olur,





Fatma Doğrucu