İlker Başbuğ savcılığa müracaat ederek, Ergenekon ve "bağlanmış" davalardaki kasdi(düzmece) hukuk ihlalleri (delillerin toplanmasından , iddianamelenin tanzimine uzanan süreç ) hakkında suç duyurusunda bulundu. Aynı zamanda, HSYK müfettişlerine , dava sürecinde görev yapan ,savcı ve hakimleri, adil yargılamayı kasıtlı olarak ihlal ettikleri için, şikayet etti.
Müebbed hapis cezasına mahkum olmuş (26 ay tutuklu yargılanmış ) bir eski Genelkurmay Başkanı olarak, "adalet" aradığını söyledi ve Allah büyük dedi..
Türkiyedeki adli sistem, Ergenekon ve türevi davalar ile birlikte şirazesinden çıktı.. Adli soruşturmalar, farklı yapılara tabi olduğu bugünkü iktidar tarafından iddia edilen güvenlik bürokrasisi tarafından yönlendirildi ve -yine bugünün (o günlerin de) iktidarı tarafından, komplo'ya programlanmış oldukları iddia edilen,- yargı erki mensupları tarafından, hukuk ve sonuçta," mülkün temeli" olan adalet katledildi. .
Bütün bu karanlık operasyonların hedefinde olan TSK'nın, bu komplo ile müebbede mahkum edilmiş, eski Genelkurmay Başkanı, adalet aramak üzere, yargı yoluna başvurdu...
Askeri vesayet bahanesi ile hukuku katledenlere ve onlara destek olanlara, kılavuzluk yapanlara karşı, hukuk yolu ile "adalet"i aramak üzere yola çıktı.
Harekat, askeri terminolojide, belli bir amaca yönelik, çarpışma, çevirme,kovalama v.d operasyonlar için yapılan tanımlamadır...
Harekat'ın amacı'nın; hukuk'un ihyası , kod adı'nın da adalet olduğu anlaşılıyor....

Şahsene Gördüm