booked.net
 
 

 

Damat

 KİTAP GİBİ BAŞBAKAN - 04/02/2016





ERCAN ERDEM
E-Posta
Geçen pazartesi akşamı her zaman ki gibi oturdum sayın Ahmet Hakan'ın Tarafsız Bölge programını izleyeceğim.
Baktım karşıma o güleç yüzüyle sayın Başbakan çıktı. Galiba haber değerinin ötesinde olsa bile devlet ve hükümet büyüklerinin konuşmalarını yayını keserek vermek mecburi olmuş gibi. Sayın Ahmet Hakan'ın da yüzündeki ifadeden bu konudaki düşüncesini çıkartmak mümkün değil. Neyse Sayın Başbakan almış karşısına STK (Sivil Toplum Kuruluşları) temsilcilerini ki %98 erkek galiba, 2-3 tane hanımefendiye rastlayabildim. Hani eski den plak gibi takıldı falan denirdi ya, o havada ancak KİTAP gibi konuşuyor. Konuşmasındaki cümleler falan hepsi hatasıza yakın ancak az hata yapıyor fakat yapınca da evler şenlik maaşallah.
Benim takıldığım yer mealen anlatacağım şu söylemi idi;
Sayın Başbakan, ''.......o bölgelen hamile bir genç bayan için bizden ambulans istendi. Biz ambulansı gönderip genç bayanı hastanede tedavi altına alıp gerekli tedavileri ve bakımı uyguladık. Ancak genç hamile bayan evde doğum yapmak istediğini belirtti ve gerekli belgeler imzalattırılarak kendi talebi yerine getirilerek evine bırakıldı. Ancak bu genç bayan Türkiye'yi bana hamile halimle sağlık hizmeti vermediler diye AİHM nezdinde şikayet etmiş. Vunun üzerine Türkiye'den savunma isteniyor ve Türkiye o genç bayanın evine gitmek için imzaladığı evrakları ve beyanını mahkemeye gönderiyor.''
Buraya kadar herşey normal. Eğer Türkiye haklıysa ne olur AİHM si genç bayanın açtığı davayı red eder.
Ancak Sayın Başbakan bu red kararını şöyle,
''....tabii biz bu evrakları gönderince AİHM BİZDEN ÖZÜR DİLEDİ.'' şeklinde anlattı. Ben bunu duyunca koptum, afalladım ancak programa döndüğümüzde kimsenin bu söyleme dikkat etmediğini gördüm ve pek kimsenin fark etmediği, fark ettiyse bile hatırlatmaktan belki çekindiği ülkemin bu hali karşısında ne söylersen dinleyen tepkisiz toplum karşısında ne diyeceğimi bilemiyorum. MIHTARIYLA (doğrusu muhtar), STK'la kadınıyla,genciyle tüm halkıma selam olsun diyor bu vesileyle Sayın Başbakandan varsa AİHM den bir yazılı özür kopyasını rica eder sevgi ve saygılarımı sunarım.
Buradan programa dönerim sanırken bir baktım eski diktatörler cenneti güney amerika dayız. Sayın prezident ŞİLİ'den canlı yayın da ve dünyaya terör ayarı çekiyor tabi bu ayar dünya devi CNN üzerinden olunca tüm dünya olaya bir başka vakıf oluyor.(CNN ve CNNTÜRK hakkında kafam galiba karışık)
Sayın Başbakan ayarı kafasındaki Kitaptan verirken, Sayın Cumhurbaşkanı ayarı ''promter'' üzerinden verdi.
Sonunda her koldan verilen ayarlar bitti ve huzuru yakalar ve gerçeklere odaklanırız ve belki bilgileniriz, Suriye de neler oluyor öğreniriz diye programa döndüm. Ancak,
programdan aklımda bir tek sayın Ahmet Kasım Han kaldı.
Küstahlık, kendini beğenmişlik, ukalalık ve benzer tavırların bilgi ve üslup la nasıl rahatsız edici olmadığını gördüm. Programda Rusya'nın Türkmenleri nasıl sürdüğünü anlattılar ancak neden biz bir şeyler yapamıyoruz, uluslararası hukuk bize soydaşlarımızı koruma kollama hakkı veriyor mu? gibi sorulara cevap alamadığım gibi daha önce Suriye semalarında uçan ve terörist unsurlara bomba yağdıran uçaklarımızın Rus uçağı meselesinden sonra neden Suriye semalarında uçmadığını/uçamadığını da anlayamadım. Yoksa, yoksa, yoksa bilmediğimiz birşeyler mi var?
Programdan aklımda kalan son şey ise sayın Han'ın objektiflik kisvesi altında görevli iki kişiyi ''sürklase''etmesi idi.


ERCAN ERDEM


YORUM YAPIN SÖZ SİZDE!

Adınız (Yorumda görünecek) :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik Kodu :    
 



Bu köşenin diğer yazıları;




AnasayfaAnasayfa Köşe YazarlarıKöşe Yazarları Bize UlaşınBize Ulaşın RssRss
Maxiva


Nettehaber'i Twitter'da kişi takip ediyor.