Bundestag ve hukuk'u kurban etmek.. !! - 02/06/2016 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
AİHM , İsviçre devletini-, Ermeni "soykırımı iddiaları"nı inkar etmesi nedeniyle, Doğu Perinçek hakkında verdiği hükmü, - , ifade özgürlüğünün ihlali olarak kabul ederek, mahkum etti.. Büyük Dairenin 2015 tarihli kararı ; kesin hüküm mahiyetinde olup, "soykırım" iddiasının tek ve mutlak gerçek olarak kabul edilemeyeceğinin ve bu konudaki tartışmalarda farklı görüşler ileri sürmenin, ifade özgürlüğü kapsamında ve korumasında olduğunun tesçilidir.. Sonuç olarak, parlamentoların, bu iddia doğrultusunda aldığı kararların ve anılan kararlara ilişkin yasal düzenlemelerin, AİH Sözleşmesi kapsamında bir geçerliliği bulunmamaktadır..
Büyük Daire kararında da belirtildiği gibi, 1915 'te yaşanan ve korunmasız kişiler bakımından insanlık dışı olarak kabul edilebilecek uygulamaların, "Holokost" ile karşılaştırılması da asala mümkün değildir.. Parlamentoların, tarihi olaylar hakkında hüküm veremiyecekleri ve aynı zamanda, yargı organlarının da ,ilgili hukuk normlarını göz ardı ederek, tarihi yargılayamayacakları noktasında, Büyük Daire kararı, kılavuz mahiyetinde önemli bir içtihat oluşturmaktadır.. Alman Federal Parlementosunun ,- AİHM'nin kararı ve AİHS sözleşme müktesebatına rağmen- aldığı karar, siyasi mülahazalarıla (mülteciler ve geri kabul anlaşmasındaki anlaşmazlıklar..) sözleşme hukukunun ihlalinin yeni ve tipik bir örneği sayılmalıdır,.. AİHS hükümleri ve AİHM yargı kararlarının gereklerinin, parlamentolar eliyle ihlali ise, temel insan hakları alanında , "gerileme dönemi"nin ( hukuku siyasete kurban etmenin) işaretleridir.... Berk Kazancı |
|||||||||
|