booked.net
 
 

 

Damat

 Derya Medyası'nın hal-i pür melali..!! - 27/07/2018





Gül Genç
E-Posta
İktidarı destekleyen medya "havuz medyası" olarak tanımlanıyor, ..Ancak artık, kapsadığı etki alanı itibarıyla, denizi de geçti "derya medyası" olarak nitelendirilmesi zorunlululuğu var...
Dışarıdan bakınca, çok konforlu bir durum gibi gözükse de,
İktidar giderek güçlendikçe, mutlak hale geldikçe, , yeni sistem ile , Devletin en ücra köşelerine kadar nüfuz ettikçe, bahis konusu medyanın pozisyon tutmalarında zorlanmalar başladı..
Bugüne kadar, Cumhurbaşkanı sayesinde , onun tek başına seçimleri kazanması ile,( kimse kızmasın , alınmasın, siyasi hayatın son yıllardaki tartışmasız gerçeği budur ve gerisi teferruattır..) iktidar konforuna zorlanmadan ve dahi hiç bir emek sarfetmeden ulaştılar ve işin tuhafı çok da alıştılar.., ..
Eski mahallenin hakiki çilecilerini bir kenara koyarsak, meydan , yeni yancılarla doldu, yazıyorlar, konuşuyorlar tezler üretiyorlar, ( Cumhurbaşkanı sonunda kendi ajandasını uyguluyorsa da....) övüyorlar, haklı olarak yere göğe koyamıyorlar, beşeri haslet olarak ,az biraz kadirşinaslık bunu gerektirir,
Gelinen noktada, uzun zamandır,siyasi anlamda, Cumhurbaşkanı, bu "derya"'nın veli nimeti ve de vasisi mesabesindedir..
Siyaset, iktidar parantezine alınıp mono blok hale gelince, bu arkadaşların kendini tekrara düşmeleri tehlikesi ortaya çıktı, her gün destek atışı yapmanın sıkıcılığı bir tarafa, inandırıcılık sorunu başgösterdi..
Yürütme erkinin anayasal olarak da tek kişide toplanmış olması, ani değişikliklere uyum konusunda , yorucu tornistanlara ihtiyaç gösteriyor....
Cumhurbaşkanı , ulusal ve uluslararası siyaset gündemini , kendi pratiğine göre çiğniyor, eziyor, değiştiriyor, dün diskur çektikleri ile hemen sonra bir münasebetle stratejik fotograflar veriyor..
Bu davranış biçimi tek kişilik yürütme konseptinin doğal bir sonucu, çoklu siyasetleri uygularken , pragmatik dengeler üzerinde hareket zorunluluğu var..
Derya içindekiler, bu ani değişikliklere uyum sağlarken, bir o yana bir bu yana-hazan yaprakları gibi- savruluyorlar, dün ak dediklerine bugün pembe demek durumunda kalıyorlar, ..
(iktidar konforunun , hiç olmazsa bu kadar da bir ecri olsun...)
Deryanın saltanat gemilerinden biri, iki gün önce tahliye edilen rahibin tekrar tutuklanması gerektiğini manşetine almış....talep konkonktürün oynaklığına uygun gibi görünse de, mahkeme ciddiye alamaz, ...
Bu hercümerç içinde, buldukları son çare muhalefete ayar vermek,
Ana Muhalefette çok seslilik istiyorlar,Kılıçdaroğlunun liderliğini yetersiz buluyorlar, , İyi parti ile ilgili endişe duyuyorlar,..
"Un helvası" kıvamında/uyumunda bir muhalefetten şikayet etmeleri için rasyonel bir neden yok, demokratik bir ana muhalefete vurgu yapıyorlar, ..Muhjalefet partileri içinde , iyi kötü bir çok seslilik var, ama, akıllarında ,akp tipi bir "demokratik biat" anlayışı var gibi..
Olup bitene bakınca, bazı riskleri olsa da, muhalif cenahta yazıp, çizmenin, "kafa konforu" bakımından, deryadakilerden daha ehven olduğu anlaşılıyor..


Gül Genç


YORUM YAPIN SÖZ SİZDE!

Adınız (Yorumda görünecek) :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik Kodu :    
 



Bu köşenin diğer yazıları;




AnasayfaAnasayfa Köşe YazarlarıKöşe Yazarları Bize UlaşınBize Ulaşın RssRss
Maxiva


Nettehaber'i Twitter'da kişi takip ediyor.