Hukuk iktidarların arka bahçesi midir..!!! - 27/12/2018 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Milli savunma Bakanı titrini taşıyan Cumhurbaşkanlığı teknisyeni , TBMM çatısı altında polemiğe giriştiği siyasetçiye karşı 500.000 t.l tutarında tazminat talebi ile dava açmış....
Davanın kanuni müstenidatı arasında, Askeri Ceza Kanunu da bulunuyor. Davacı , muvazzaf asker değil , emekli paşa, muhatabı ise hem sivil hem de seçilmiş bir politikacı... Fiilin işlendiği yer ; askeri alan değil , TBMM , davacı,, orda geçici olarak bulunuyor( MSB bütçesi nedeniyle), muhatap ise, TBMM üyesi, seçim dönemi boyunca orada görev yapmak üzere millet tarafından gönderilmiş/görevlendirilmiş.... Davanın tarafları, biri Cumhurbaşkanı tarafından atanan bir apolitik kimlik, diğeri milletin seçtiği bir siyasetçi.. Mevcut durum ,için açıklayıcı bir örnek vermek gerekirse, bakanın genel kurulu salonuna girişi gündem ile sınırlı, istediği zaman giremez, muhatap vekil ise , her oturumda bulunabilir...bulunmazsa ve de mazereti yoksa, müeyyideye muhatap olur.... Dolayısıyla, Askeri Ceza kanununun "yer" ve "zaman" bakımından tatbik kabiliyeti bulunmuyor.. Bakanın istediği tazminat fahiş miktarda,(500.000 T.l).. Yargıtayın istikrar bulmuş içtihatlarına göre, manevi tazminat talebi zenginleşme aracı olamaz.. ayrıca, kimsenin itibarı diğerinden daha değerli değildir.. (Anayasanın ve Ceza Kanunu'nun, Adalet ve Kanun Önünde Eşitlik ilkeleri....) Akp sözcüsü, Akpınarın beyan ettiği sözler ile ilgili olarak , nefret ve insanlığa karşı suç tanımlaması yapmış.. Nefret suçları, Ceza kanunu m. 122 f.2 ile kısmen düzenlenmiş olup, mal ve hizmet mübadeleleri bakımından, siyasi görüş, felsefi inanç v.d nedenlerle , ayrımcılık yapmayı yasaklamaktadır.. İnsanlığa Karşı Suçlar, uluslararası plamda, Savaş, Soykırım ve Saldırı suçları olarak tarif edilmiş olup, Ceza Kanunu m. 77 ile de; kasten öldürme, kasten yaralama,işkence, eziyet veya köleleştirme, kişi hürriyetinden yoksun kılma, bilimsel deneylere tabi kılma, cinsel saldırıda bulunma, çocukların cinsel istismarı, zorla hamile bırakma, zorla fuhuşa sevketme ..fiilleri insanlığa karşı suçlar arasında sayılmıştır.. Akpınarın sözleri, bu tanımlardan hiçbirine girmemekte olup, nefret veya insanlığa karşı suç kapsamı içinde mütalaa edilemez.. Sonuç olarak, suç tanımları tadadi(sayılmış) olup, politik mülahazalar ile genişletip, esnetilemezler.. Halkı, seçilmiş iktidara karşı isyana teşvik iddiası ise yargı mercilerinin takdirlerindedir.. İktidar mensupları, hukuki değerlendirmelerde layüsel davranmakta ve hukuku iktidarın bir enstrümanı olarak gördükleri izlenimi vermektedirler.... Nami Karagöz |
|||||||||
|