Devlet mendil açar mı? - 31/03/2020 |
|||||||||
Tweetle |
|||||||||
Mevcut iktidar, yönetim anlayışı olarak -sürekli ve abartılı bir güç gösterisi içinde..
Osmanlı'nın mirasçısı olma iddiasının, bu tavırda ciddi bir etkisi var. Uzun zamanlar,- şimdi muhalif bir partinin Genel başkanı - dönemin başdanışman ve dışişleri bakanı olan kişinin, "Stratejik Derinlik" olarak tanımladığı dış politika hamleleri ile yol almaya çalıştılar. Dış politikada, "Amerika'nın yeniden keşfi " olarak da tanımlanacak bu tutumun şimdilik asgari maliyeti , müellifinin tanımı ile, "değerli yalnızlık "oldu.. İç politikada da hesapsız, kitapsız," hepsi de hazine garantili" projeler peşinde , Cumhuriyet dönemi müktesabatı ile icraat yarıştırmanın sonuçları ise bugünkü kriz döneminde ortaya çıkmaya başladı. Bir kaç ay önce, orta doğuda binlerce askerle operasyon yapmanın maliyetini, -Haymana ovasında tatbikat yapar gibi- "hamasetle perdeleyerek", göze alanlar, bugün, dünya çapında bir salgın hastalıktan vatandaşlarını korumak ve hayati önlemlerin maliyetini karşılamak için , milletin ianesine/bağışlarına bel bağlamış durumda.... Afrika'nın en ücra köşelerinde, sulama kanalları yapan, devasa iaşe çadırları kuran Kızılay, neredeyse kendini virüsten tam olarak izole etmiş gibi. Çanakkale ile Gelibolu arasına , kendi ifadelerine göre - dünyanın en uzun ve en yüksek köprüsünü kurmaya çalışırken, imkanı kısıtlı yurttaşlarını kısa bir süre için,"evde zorunlu kalışlarını, -maişet endişesi olmadan-, tutabilecek" bir doğrudan gelir desteği ortaya koyamıyor, tedbir diye ileri sürdüklerinin sadre şifa olamayacağı konusunda hemen herkes hemfikir.. "Testi kırılınca yol gösteren çok olur ama", hazırdan ve bol kepçe olarak hazineden garanti para alanların, Ramazan iftariyelikleri gibi, ağıza bal çalma sadakası kabilinden, yiyecek kolileri verme yerine ,hazine garantilerinden , ülke salaha çıkana kadar feragat etmeleri , acil tedbir olarak düşünülemez mi,??!! Gelen yok, geçen yok, millet, evlere tıkılıyor, hala, neyin garantisi ödenecek/ödeniyor.... "Biz bize yeteriz" tamam da, şimdi mi anladık "biz ve beraber" olduğumuzu, düne kadar, "bunlar", "onlar" diyerek, kendisi gibi düşünmeyenleri dışlayanların öncelikle güven tazelemeleri gerekiyor.... Feraye Korkusuz |
|||||||||
|